Continental gelecek nesil çevre modelini geliştiriyor

Lastik ve orijinal donanım tedarikçisi Continental, taşıtların tüm çevresini sorunsuz, gerçeğine uygun ve 360 derecelik bir açıyla görmesini sağlayacak yeni nesil bir çevre modeli üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Bunun için uzay operasyonlarında kullanılan teknolojiyi yüksek çözünürlüklü 3D Flash Lidar kameraya bütünleştik hale getiren Continental, araç çevresinin çok daha kapsamlı ve ayrıntılı bir 3D görüntüsünü sağlayacak olan bu teknolojiyle de, 2020 yılında seri üretime geçmeyi hedefliyor.

Otomatik araçların kontrolü sürücülerden almasına olanak sağlamak için aracın veriyi sürekli olarak alması, işlemesi, yorumlaması ve aynı anda kavramsal bilgi edinip bu bilgiyi artırması gerekiyor. Bu, boş bir otobandan son derece karışık olan şehiriçi trafiğindeki sürüşe kadar her şeye hâkim olabilen karmaşık otomatik sürüş seviyelerine ulaşmak için bir koşul. Continental İleri Sürüş Destek Sistemleri Bölümü Başkanı Karl Haupt, “Sistemin bu bilgiyi adım adım alabilmesi için radarlar, kameralar ve çevre görüş sistemleri gibi bir dizi duyarga gereklidir. Bu ise aracın çevresiyle ilgili bilgiyi bir insan kadar; hatta daha iyi bir şekilde algılaması anlamına geliyor. Daha fazla menzil, daha fazla duyarga ve edinilen bilgilerin güçlü bilgisayar sistemleri ile bileşimi, görüşü keskinleştirmeye yardımcı olmanın yanı sıra çevremizi sürekli göz önünde tutmanın da anahtarıdır.” diyerek Continental’in yaklaşımını aktarıyor.

Ancak ister radar, ister kamera veya çevre görüş sistemi olsun, ek olarak, güvenilirlik, sağlamlaştırıcılık ve ek yedekleme için başka duyargaların da gerektiğini belirten Karl Haupt şunları ekliyor; “Continental olarak bu sebeplerden dolayı araç çevresini izlemekle ilgili koşulları tam olarak karşılayan yüksek çözünürlüklü bir 3D Lidar üzerinde çalışıyoruz. Hiçbir mekanik bileşen barındırmayan bu duyargalarr, 3D makine görüşünü gerçek zamanlı olarak yakalayıp işliyor.”

Continental’in geliştirdiği çevre modeli, bağımsız duyargalar ile farklı uygulamalar arasında ara yazılım katmanını temsil ediyor. Bu katman, duyarlılığı ve güvenilirliği artırmanın yanı sıra bağımsız duyargalardan gelen görüş alanını genişletmeye yönelik tasarlanan veri füzyonu ve planlama algoritmalarını da içeriyor. Continental Destekli Otomatik Sürüş Kontrol Ünitesi, edinilen bütün bilgileri değerlendiren ve yorumlayan merkezi bir nokta olarak çalışarak, çevre modelini saniyede en az 50 defa yeniden oluşturuyor.

Uzay uygulamalarından yola: Yüksek Çözünürlüklü 3D Flash Lıdar

Yüksek Çözünürlüklü 3D Flash Lidar, kapsamlı bir 3D çevre modeli oluşturmak için önemli bileşenlerden biri olarak öne çıkıyor. Continental Yüksek Çözünürlüklü 3D Flash Lidar Bölümü Başkanı Arnaud Lagandré konuyu; “Uzay operasyonları için kullanılmakta olan teknoloji gece ve gündüz olmak üzere araç çevresinin çok daha kapsamlı ve ayrıntılı bir 3D görüntüsünü sağlıyor ve olumsuz hava koşullarında bile güvenilir bir şekilde çalışıyor.” sözleriyle açıklıyor. 3D Flash Lidar, ileri sürüş destek sistemleri için Continental çevre duyargası portföyünü genişletirken diğer duyargalarla birlikte ileri düzey ve tam otomatik sürüşü destekliyor. 3D Flash Lidar’ın seri üretiminin ise 2020 yılında başlaması öngörülüyor.

Bugün kullanılan pek çok tarayıcı bileşenine kıyasla, yüksek çözünürlüklü 3D Flash Lidar sadece iki önemli bileşenden oluşuyor; yüksek bütünleşik alıcı çip, bir iletim aracı olarak kamera flaş ışığı gibi araç çevresini en az 200 metre mesafeden görülebilecek şekilde aydınlatan bir lazer görevi görüyor. Basit ama oldukça verimli bu yöntem sayesinde her lazer çakışında çevrenin tamamen doğru ve net görüntüleri üretilebiliyor.

Arnaud Lagandré, “Bu sayede birkaç santimden 200 metre mesafeye kadar aracın çevresinin eksiksiz bir 3D modeli sadece 1,32 mikro saniye içinde ve saniyede 30 kez oluşturuluyor. Ek olarak, bağımsız nesnelerle arasındaki mesafe de doğru olarak ölçülüyor.” diye ekliyor.

Otomatik sürüşe yönelik en önemli güvenlik şartlarını karşılayan merkezi bilgisayar

Continental Destek ve Otomatik Sürüş Kontrol Ünitesi, edinilen verinin değerlendirilip yorumlanması ve bunun sonucunda kapsamlı bir çevre modelinin oluşturulması için kullanılıyor. Merkezi kontrol ünitesi, birden çok heterojen işlem ünitesini barındıran bir ağdan oluşuyor. Kontrol ünitesi, elektronik şasi ve güvenlik sistemlerinin birbirine bağlanmasında da önemli bir rol oynuyor. İleri Sürüş Destek Sistemleri Bölümü Destekli ve Otomatik Sürüş Kontrol Ünitesi Grubu Başkanı Michael Zydek, “Continental için destekli ve otomatik sürüş kontrol ünitesi, gerekli işlevsel güvenlik mimarisini uygulamaya yönelik merkezi bir eleman olmasının yanı sıra otomatik sürüş için gereken merkezi ortam tanımları ve sürüş işlevlerini de barındırıyor. 2019 yılına kadar destekli ve otomatik sürüş için en katı güvenlik şartlarını dahi karşılayan ölçeklenebilir bir ürün grubu sunmayı amaçlıyoruz. Kontrol ünitesi, gerekli veri akışını yönetmek amacıyla çeşitli Ethernet ve Alçak Gerilimli Diferansiyel Sinyal Sistemleri (LVDS) bağlantılarıyla donatılacak.” diyerek sistemin önemini belirtiyor.