CNH Industrial’ın yangın söndürme araçları ve donanımları üreten markası Magirus, 1864 yılından bu yana kendilerini görevlerine adamış kahramanlar olan itfaiyecilere en güvenilir araçları ve donanımları sağlamak için çalışıyor.
1864 yılında Ulm’de kentin gönüllü itfaiye teşkilatının kurucusu ve komutanı olan Conrad Dietrich Magirus tarafından kurulan Magirus, 150 yılı aşan tarihi boyunca pek çok yenilikçi yangın söndürme tasarımına imza attı. Döner tablalı merdivenin mucidi olan Magirus, bugün döner tablalı merdivenlerde dünya pazarı önderi konumunda. Merkezi halen kurulduğu Ulm’de bulunan Magirus, itfaiye kamyonları ve donanımları üretiminde küresel bir marka ve oyuncu olarak “kahramanlar” olarak nitelendirdiği itfaiyecilere en güvenilir ve en yüksek teknolojiye sahip araç ve donanımları sunmak için durmaksızın çalışıyor.
Yenilikçiliği bir gelenek haline getiren şirketin Almanya, İtalya, Avusturya ve Fransa’da üretim tesisleri bulunuyor. Dünyada 100’den fazla ülkede ürünleri kullanılan Magirus; ithalatçılar, satıcılar ve acentelerle satış alanında işbirliği yapıyor. Kuzey Amerika dışında dünyanın neredeyse tamamını kapsayan bayi ağının sunduğu servis hizmeti Magirus teknisyenleri tarafından destekleniyor.
CNH Industrial’ın ticari taşıt markası IVECO’nun yanı sıra Avrupalı önde gelen ticari taşıt markalarının şasi ve kamyonları üzerine yangın söndürme üstyapısı uygulamalarında uzmanlaşan Magirus, pazar ihtiyaçları doğrultusunda her türlü şasi üzerine uygulama gerçekleştirebiliyor.
1931 yılında dünyanın ilk çelik merdiven setini, 1951 yılında da 52 metre ile dünyanın en yüksek döner tablalı merdivenini üreten Magirus, 2000 yılında bilgisayar desteğiyle denge sağlayan yeni merdivenini tanıttı. Elektronik kontrol ve hidrolik sistemlerle dinamik hareketlerin dengelendiği bu merdiven, bir yandan hızı ve güvenliği artırırken, diğer yandan daha yüksek kurtarma ağırlığı ile daha yükseğe erişilmesine olanak tanıdı. Magirus, 2015 yılında ise 68 metre ile dünyanın en yüksek döner tablalı merdivenini üretti. Bir binanın 20’nci katına ulaşmaya olanak veren bu merdiven, giderek büyüyen kentlerde daha yüksek katlı binaların inşa edilmesiyle ortaya çıkan önemli bir ihtiyacı karşılamak için geliştirildi. Magirus’ün ürettiği M42L-AS modeli, şu anda dünyanın en yüksek eklemli merdiveni unvanına sahip.
Magirus ürün yelpezesi, 68 metreye kadar döner tablalı standart merdivenleri, 42 metreye kadar döner tablalı eklemli merdivenleri; 4 tondan 52 tona kadar ağırlığa ve bin 500 litreden 28 bin litreye kadar tank sığasına sahip hafif, orta ve ağır şehir tipi yangın söndürme araçlarını; tüm tekerlerden çekişli, azami 4 bin litreye kadar su + köpük tankı sığalı ve kendini koruma sistemli orman yangını söndürme araçlarını; havaalanı kurtarma ve yangın söndürme araçlarını; sanayi, havaalanı ve orman yangınları gibi geniş alanlardaki büyük yangınlar için geliştirilen ve dakikada 3 bin 500 lt’ye kadar suyu 80 metre uzaklığa kadar püskürtebilen türbinli yangın söndürme aracı AirCore’u ve yüksek performanslı taşınabilir pompaları içeriyor.
Başkalarının hayatını kurtarırken kendi hayatlarını tehlikeye atan itfaiyecilerin kullandıkları araçlardan ve donanımlardan en yüksek verimi alabilmeleri için eğitime büyük önem veren Magirus, Magirus Yangınla Mücadele Akademisi kapsamında gerçek operasyonel şartlarda yangın eğitimi, döner tablalı merdiven için taktiklerin verildiği yerel eğitimler, sürüş güvenliği eğitimi ve yangın söndürme donanımları ve parçaları için teknik eğitim veriliyor.
Magirus CEO’su Marc Diening, son derece yüksek bir motivasyona ve yaptıkları işe son derece yüksek bir bağlılığa sahip itfaiyecilerin mümkün olan en iyi donanımlara ihtiyaç duyduklarını belirterek, “kahramanlar” olarak adlandırdıkları itfaiyecilere en yüksek güvenilirliğe sahip en iyi ürünleri sunmak için çalıştıklarını ifade etti.
Döner tablalı merdivenin mucidi olarak bugün merdivenli itfaiye araçları pazarında dünya önderi olduklarını ve bu alandaki tüm önemli yeniliklerin kendileri tarafından gerçekleştirildiğini açıklayan Marc Diening, bu yenilikçilik ruhunu gelecekte de devam ettireceklerini vurgulayarak, seçenek tahrikli taşıtlar, özerk taşıtlar, drone’lar, uzaktan kumandalar ve robotlar konusunda çalışmalarını sürdürdüklerini dile getirdi.
Bir yangında en önemli şeyin mümkün olduğunca hızlı bir şekilde yangında mahsur kalan insanlara ulaşmak olduğunu kaydeden Marc Diening, bu amaçla ulaşılabilirliği artıran eklemli merdivenler ve pencereden evin içine girebilecek 500 kg taşıma sığalı kurtarma sepetleri ürettiklerini söyledi.
Asya-Pasifik (APAC) bölgesinin ve Latin Amerika’nın en büyük pazarları olduğunu dile getiren Marc Diening, ülkelere bağlı olarak farklı ölçütler bulunduğunu belirterek, örneğin dışardan su tedariğinin daha kısıtlı olduğu Asya-Pasifik bölgesinde daha büyük su ve köpük tankları ile daha yüksek merdivenlerin tercih edildiğine dikkat çekti.
Alüminyum profiller, üstyapı parçaları, pompa parçaları ve gerekli olan diğer malzemeler 4 bin metrekarelik bir depolama alanında saklanırken; boyama, film kaplama ve son işlem hattında teslimattan önce araçların çok farklı tasarım seçeneklerine göre modern boya ve cila işlemleri yapılıyor.
Yangın söndürme araçlarının bir yılda en fazla beş bin km yol yaptığını; ancak araçların ve donanımların her an kullanıma hazır olması ve kullanım esnasında arıza yapmaması için satış sonrası hizmetlerin çok önemli olduğunu vurgulayan Marc Diening, dünyada 180 ülkede etkinlikte bulunan ana şirketleri CNH Industrial’ın da desteğiyle dünya çapında geniş bir satış sonrası ve yedek parça ağlarının bulunduğunu, gerektiğinde merkezden teknisyenlerin bakım ve onarım için dünyanın dört bir yanına gönderilebildiğini ve birçok itfaiye teşkilatıyla bakım anlaşmaları yaptıklarını dile getirdi.
Asya-Pasifik bölgesinde önemli bir büyüme potansiyeli gördükleri Avustralya’da IVECO Avustralya ile güçlü ve sürekli işbirliği yaptıklarını ve özellikle orman yangınlarına yönelik ürünler sunduklarını kaydeden Marc Diening, birkaç 10 yıldır temsil edildikleri Çin’deki ana ürünlerinin 32 metreden 68 metreye kadar döner tablalı merdivenler, 32 metreden 42 metreye kadar eklemli merdivenler ve 10 bin litreden fazla söndürme sığasına ve özel köpük karıştırma sistemlerine sahip şehir tipi yangın söndürme araçları olduğunu belirterek, Çin’de merdivenli araçlarda pazar önderi olduklarını vurguladı. Rusya’da yerel içerikle döner tablalı merdivenler, özel şehir tipi yangın söndürme çözümleri, yüksek performanslı pompalar ve parçalar ile bulunduklarını dile getiren Marc Diening, çok yüksek döner tablalı merdivenler sunmayı hedefledikleri Türkiye’de ise standart yükseklikte döner tablalı merdivenler, 32 metreden 42 metreye kadar eklemli merdivenler ve 6×6 tipinde Dragon havaalanı yangın söndürme araçları ile etkinlik gösterdiklerini ifade etti.
Magirus AirCore’un en büyük avantajarından biri suyun en uygun şekilde atomize hale getirilip püskürtülmesi. En doğru boyuta getirilen su zerrecikleri sayesinde azami soğutma etkisi sağlanıyor ve yangın söndürmede daha hızlı bir başarı elde ediliyor. Yaklaşık 80 metreye kadar etkili derinlik ile, alışılageldik yangn söndürme donanımlarına göre çok daha uzaktan yangına müdahale edilebiliyor ve itfaiye personelinin güvenliği artırılıyor.
Magirus AirCore’un bir başka avantajı ise operasyon sıasındaki taktik esnekliği. Su ve köpük gibi farklı söndürme araçlarının farklı miktarlarda kullanımı ile Magirus AirCore, A’dan F’ye kadar tüm yangın sınıflarında kullanılabiliyor. Bir su topu olarak türbinin merkezine yerleştirilen kafa ile 1000 lt/dk’den 3500 lt/dk’ye kadar püskürtülen su miktarı esnek bir şekilde ayarlanabiliyor.
Magirus AIRCORE, saatte 105 bin metrekareye kadar hava akışı sağlayan yüksek performanslı konvansiyonel bir fan olarak da kullanılabiliyor. Makine tam sığayla çalıştığında bile 70 dB’lik düşük gürültü seviyesi ile dikkat çekiyor.
TEAM, “Technology Equipped Advanced Module” anlamına geliyor ve modüler bir sistemi temel alıyor. Böylece hem kabinin boyutları hem de kabin içi konfigürasyonu değişebiliyor. Magirus TEAM Cab, iki farklı yükseklikte, iki farklı genişlikte ve üç farklı uzunlukta üretilebiliyor. Araç tipine ve müşteriye bağlı olarak, kabin ya donanım yapısı ile bütünleştiriliyor ya da daha fazla konfor için bir süspansiyon ile şasiye bağlanıyor. Bunların dışında bağımsız bir modül de mümkün.
Bir taban rayı sistemi sayesinde koltuk düzenlemeleri isteğe göre ayarlanabiliyor. İyileştirilen oturma geometrisi sayesinde karşılıklı oturan ekibin diz mesafesi en uygun hale getiriliyor. Koltukların altında 460 lt’ye kadar saklama alanı hacmi sunuluyor. Tüm saklama alanları LED lambalar ile aydınlatılıyor. USB girişleri sayesinde elektronik cihazlar şarj edilebiliyor. Karşılıklı olarak yerleştirilen 10 inç’lik ekranlar aracılığıyla ön ve arka kameradaki görüntüler izlenebiliyor. Tüm koltuklara solunum aletleri kolaylıkla takılabiliyor. Koltukların üzerindeki kapaklı dolaplara ekstra donanımlar güvenli bir şekilde konabiliyor. 90 derece açılan kapılar sayesinde geniş donanımlar kabine rahatça yüklenebiliyor. Kabine, kapı açıldığında otomatik olarak havayla etkinleşen katlanır basamakla binilip iniliyor.
Magirus TEAM Cab, ECE-R29/03’e göre çarpışma testlerini geçen ilk itfaiye ekibi kabini olarak dikkat çekiyor. Bütünleşik hava yastıkları istek üzerine sunulabiliyor. Üç metrekarelik cam yüzey sayesinde kabin ferah ve aydınlık bir ortam sağlıyor. Elektrikli kapı açma sistemi, merkezi olarak yerleştirilmiş operatör istasyonundan cam ve kapı açma gibi işlevleri kontrol ediyor. Akılcı tasarım sayesinde kabin dışında bulunan aküler, Euro 6 ölçütlerindeki bir araçta bile iç hacimde kayıp yaratmıyor.
Güzel yazı olmuş elinize sağlık