Son yıllarda kanser vakalarına çok küçük yaştaki çocuklarda rastlandığını görmek oldukça üzücü. Maalesef gün geçtikçe genetiği değiştirilmiş gıdaların tüketiminin bunu tetiklediğine dair çalışmalar ortaya konuluyor. İki yıl boyunca fareler üzerinde yapılan bir çalışmada bu süre boyunca GDO’lu mısır tüketen farelerde ölüm oranı 2-3 kat artarken, dişi farelerde görülen en sık ölüm nedeni meme kanseri iken, erkek farelerde görülen ölüm nedeni karaciğer yağlanmasından dolayı karaciğer kanseri olmuş. Bu farelerde kanser görülme riski de normal beslenen farelere kıyasla 2,5 – 5 kat artmış. Aynı zamanda bu çalışmada GDO’lu beslenen farelerde böbrek hastalıkları da artmış. Bunun yanı sıra GDO’lu gıdalar antibiyotiklere dirençli olup, alerjiyi tetikleyebiliyor. GDO’lu tohumların üretim sürecinde zirai ilaçlar ve kimyasal gübre kullanıldığından, bunlar da sağlığımızı olumsuz yönde etkiliyor. Örneğin soya ve buğday üretiminde kullanılan glifosatın kansere neden olduğu bilimsel çalışmalarla ortaya konulmuş ve hala kullanımına bir kısıtlama getirilmiyor. Kısacası GDO’lu gıdalardan uzak durup, büyükannelerimizin hatta büyük büyük annelerimizin tadını bilmedikleri yiyecekleri mutfağımıza sokmayalım.