Volvo Autonomous Solutions (V.A.S.) ve DHL Supply Chain, Amerika Birleşik Devletleri’nde otonom operasyonların başlatılmasıyla yük taşımacılığını dönüştürmeye yönelik önemli bir adım attı. Operasyonlar, Aurora Driver tarafından desteklenen, özel olarak üretilmiş, üretime hazır Volvo VNL Autonomous tarafından gerçekleştirilecek. Operasyonların başlaması, ölçekli otonom taşımacılık için gereken tüm ekosistemin doğrulanmasında kritik bir aşamayı işaret ediyor. Bu aşamada, performansı izlemek ve mevcut lojistik ağlarına sorunsuz entegrasyonu sağlamak için bir güvenlik sürücüsü hazır bulunacak. Yük başlangıçta Dallas’tan Houston’a ve Fort Worth’tan El Paso’ya iki hatta taşınacak.
Yenilikçilik için stratejik bir ittifak
Volvo Autonomous Solutions Karayolu Çözümleri Başkanı Sasko Cuklev, konuyla ilgili olarak “Erken benimseyenler, otonom teknolojinin devreye girmesini ve kabulünü hızlandırmada önemli bir rol oynuyor ve bu da hem güvenliği hem de operasyonel performansı doğrulamamızı sağlıyor. DHL Supply Chain ile olan işbirliğimiz, yük kapasitesini artıran ve tedarik zinciri verimliliğini optimize eden tamamlayıcı bir taşımacılık modu olarak otonominin potansiyeline örnek teşkil ediyor.” dedi.
DHL Supply Chain Kuzey Amerika Taşımacılık Başkanı Jim Monkmeyer ise şunları söyledi: “Otonomi, güvenilir uzun mesafe kapasitesi sağlayarak lojistik sektöründe dijital dönüşümü ilerletmede önemli bir etken. Volvo ile uzun süredir devam eden ortaklığımız, otonom taşımacılık çözümlerini 7/24 operasyonel taleplerimizle uyumlu hale getirmede etkili oldu. Volvo’nun güvenlik mirası ve yenilikçiliğe olan amansız bağlılığı, onları kamyonculuk verimliliğini artırma ve müşterilerimize daha fazla değer sunma yolculuğumuzda ideal bir ortak haline getiriyor.“
Güvenliğe tavizsiz bağlılık
Volvo’nun güvenliğe olan uzun süreli bağlılığına sadık kalarak, Volvo VNL Autonomous, kritik sistemler için araç üstü yedeklilikle baştan sona tasarlandı. Otonom kamyonlarda yedeklilik, birincil sistemlerin bir sorunla karşılaşması gibi nadir durumlarda otomatik olarak kontrolü ele alabilen sistemlerle insan sürücünün sağladığı yedeklemenin yerini alıyor.
Bu güvenlik yaklaşımı, Volvo‘nun Aurora ile yakın ortaklığıyla daha da güçleniyor. Aurora‘nın gelişmiş ve sağlam teknolojisi, Volvo VNL Autonomous‘un etrafındaki dünyada güvenli bir şekilde gezinmesini sağlıyor. Aurora Driver, yüksek çözünürlüklü kameralar, görüntüleme radarı ve otoyol hızlarında güvenli otonom operasyonlara olanak tanıyan tescilli uzun menzilli lidar gibi güçlü sensörlerle donatılıyor.
Gerçek dünya otonomisine bir ekosistem yaklaşımı
Volvo Autonomous Solutions Başkanı Nils Jaeger, şu açıklamayı yaptı: “Volvo Grubu’nun bir parçası olarak, sektör önderi ürün geliştirmeye, dünya standartlarında üretime ve olgun bir bayi ve servis ağına erişimimiz var. Otonom araçların geniş ölçekte konuşlandırılması için, otonom kamyonlara ek olarak, günlük operasyonlara olanak tanıyan kapsamlı bir otonom ekosistem yaratan, çevreleyen altyapının da tutarlı ve kesintisiz bir destek ağı olması gerekiyor.“
Gelecekteki otonom filoların kesintisiz çalışmasını sağlamak için V.A.S., Bruckner’s Truck & Equipment’ın sektör uzmanlığından ve Teksas genelindeki diğer önemli Volvo Trucks bayilerinden yararlanarak Volvo VNL Autonomous için kritik destek ve servis noktaları kurdu.
Yük taşımacılığının geleceğine yatırım yapmak
Otonomi, operasyonel maliyetleri düşürerek, verimliliği artırarak ve güvenliği iyileştirerek taşımacılık sektöründe devrim yaratmaya hazırlanıyor. 7/24 yetenekleriyle otonom taşımacılık, teslimat sürelerini hızlandırabilir ve tedarik zincirlerini optimize ederek daha dayanıklı bir taşımacılık ağı sağlayabilir.
Jim Monkmeyer, şöyle devam etti: “Otonom kamyonlar ayrıca sürücülere filoların uzaktan izlenmesi ve yönetimi gibi yeni fırsatlar sunabilir ve aynı zamanda devam eden işgücü zorluklarını da ele alabilir. Ayrıca otonom kamyonlar, sürücülerin fiziksel ve zihinsel zorlanmasını azaltarak yaşam kalitesinin artmasına ve iş tatmininin artmasına yol açabilir.”
V.A.S. ve DHL Supply Chain gibi şirketlerin stratejik ortaklıkları, düzenleyici kurumların ve kamuoyunun güvenini ve otonom teknolojilerin kabulünü kazanmak ve nihayetinde otonominin tüm vaatlerini yerine getirmek için kaynakları ve uzmanlığı etkin bir şekilde kullanmak açısından önemli.