Schaeffler, VDL Grubu ile gücünü birleştirerek sürücüsüz servis araçları geliştirecek

0
1294
Schaeffler ve VDL Grubu
Yeni nesil sürücüsüz servis araçlarının geliştirilmesi ve üretimi için güçlerini birleştiren Schaeffler ve VDL Grubu, 2025 yılında deneme sürüşüne başlamayı, 2030’da ise yaklaşık 2 bin aracın trafikte olmasını planlanıyor.

Dünya genelinde mobilite kavramı baştan yaratılıyor. Birçok büyük şehir, mobilite imkânlarını sürdürülebilir ve erişilebilir hale getirmek için otonom sürüş çözümlerine yöneliyor. Bu kapsamda trafiğin yoğun olduğu saatler dışında talep üzerine hizmet verebilecek daha küçük ve sürücüsüz araçlar trafiğe çıkmaya hazırlanıyor. Bu sayede toplu ulaşımın doğaya verdiği zarar ve yarattığı gürültü kirliliğinin önüne geçilmesi hedeflenirken, kullanıcıların bir uygulama üzerinden hizmet alabilecekleri sürücüsüz servis araçlarının ilerleyen yıllarda toplu ulaşımı değiştireceği öngörülüyor. Sürücüsüz servis araçlarına talebin yüzyılın sonuna doğru özellikle Avrupa, Kuzey Amerika ve Asya’nın bazı bölümlerinde birçok büyük şehirde artması bekleniyor. Schaeffler, VDL Grubu ile gerçekleştirdiği stratejik işbirliği ile bu sürece başından dahil olarak ticari boyutta üretilebilecek servis araçlarının geliştirilmesini hızlandırmayı amaçlıyor.

Yeni mobilite ekosistemleri kurmak için yola çıktı

Schaeffler ile VDL Grubu işbirliği kapsamında sistem mühendisliği, geliştirme, üretim ve toplu taşımadaki teknolojik bilgi ve uzmanlıklar buluşarak ileri görüşlü ve yenilikçi mobilite konseptindeki araçlara yönelik otonom sürüş sistemi sağlanacak. İşbirliğinde yerini alan Mobileye ise servis araçlarına SAE kademe 4 otonom sürüş sistemleri temin edecek. İşbirliğinin ilk ürünü olan pilot uygulama olgunlaştırılırken, taşıma yetkilileri ve işletmecileriyle görüşmeler sürdürülüyor.

Schaeffler
Schaeffler, elektrikli güç aktarma organlarının sistemleri ve bileşenleri ile yenilikçi direksiyon sistemlerinde dünyanın ileri gelen otomotiv tedarikçisi olarak geleceğin mobilite ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmalarını hızlandırıyor.

Üretim hacmi gerçekleşecek satışa bağlı

Schaeffler, VDL Grubu işbirliğinde mobilite ekosisteminin en büyük aktörleri arasında yer alan toplu ulaşım işletmecilerine yönelik olarak servis araçları geliştirmeyi ve üretmeyi planlıyor. 2025’te test araçlarının deneme sürüşünün ardından, 2030 yılı itibarıyla yaklaşık 2 bin aracın üretilmesi öngörülüyor. Üretimin VDL Grubu’nun Hollanda’da yer alan Mobilite Yenilik Merkezi’nde yapılması ve hedeflenen üretim hacminin satışa bağlı olarak artırılması planlanıyor. Yeni geliştirilen ve üretilen servis araçlarının ilk olarak Avrupa’da SAE Kademe 4 araçların kamu trafiğine çıkmasını onaylayan ilk ülke olan Almanya’da hizmete sunulması hedefleniyor.

Mobilite ekosistemlerine sürdürülebilir destek sağlayacağız

Sürücüsüz servis araçlarının modern mobilite ekosisteminin olmazsa olmaz bileşenleri haline geleceğini belirten Schaeffler AG CEO’su Klaus Rosenfeld, “İnsanları güvenle, hızla ve kolaylıkla A noktasından B noktasına taşıyacak bu sistemler hem şehirlerde hem kırsal bölgelerde herkesin mobiliteye erişimini artıracak. Schaeffler olarak bu gelişmelere sınıfının en iyisi sistem mühendisliği ve yenilikçi otomotiv teknolojileriyle sürdürülebilir destek sağlamak istiyoruz. Bu amacımıza ulaşmak için de güçlü ortaklara ihtiyacımız var. Bu doğrultuda VDL Grubu ve Mobileye ile iş birliği yapmaktan mutluluk duyuyoruz.” ifadelerinde bulundu.

Yeniliklerle dolu bir yolculuğa çıkıyoruz

Sürücüsüz servis araçlarının geleceğin mobilite ihtiyaçlarında kilit role sahip olacağını vurgulayan VDL Grubu Başkanı ve CEO’su Willem Van Der Leegte ise “Bu araç konsepti, tasarımdan elektrik sistemine, bağlantılardan, otonom sistemine ve hizmetlerine kadar geniş çaplı mobilite çözümlerimize mükemmel uyum sağlıyor. Bu iş birliği, ortaklarımız Schaeffler ve Mobileye ile yeniliklerle dolu bir yolculuğa çıkmak ve öncü olmak için mükemmel bir fırsat sunuyor.” dedi.

Schaeffler
Güçbirliğinin ilk örnekleri olan otomotiv elektrik ve direksiyon teknolojileri, Münih’te düzenlenen IAA Mobility etkinliğinde tanıtıldı.

İşbirliği doğru strateji ve ekipleri sağlayacak

Mobileye Otonom Araçlardan Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Johann Jungwirth, işbirliğine ilişkin şunları söyledi: “Otonom mobilitenin toplumu iyi yönde değiştirme potansiyeli, ancak söz konusu teknolojinin güvenli, erişilebilir ve genişletilebilir olması halinde tam anlamıyla ortaya çıkarılabilir. Schaeffler ve VDL Grubu işbirliğimiz, mobiliteyi çok yakın gelecekte bir hizmet haline getirebilmemiz için bize doğru stratejiyi ve ekipleri sağlayacak.

Sürücüsüz otonom sürüş

Schaeffler, elektrikli güç aktarma organlarının sistemleri ve bileşenleri ile yenilikçi direksiyon sistemlerinde dünyanın ileri gelen otomotiv tedarikçisi olarak geleceğin mobilite ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmalarını hızlandırıyor. Geliştirdiği 3’ü 1 arada elektrik aksı elektrik motorda şanzımanı ve güç elektroniğini, kapsamlı ve kompakt bir sistemde birleştirirken, elektrikli direksiyon sistemleri için tekerlek aktüatörleri gibi temel bileşenler geliştiriyor. VDL Grubu otobüs ve araba üretiminde sunduğu yenilikler ve Avrupa’da ağır iş makinelerinin elektrik sistemlerindeki öncü konumuyla ekosistemdeki yerini alıyor. Servis araçları için tasarlanan Mobileye Drive platformu ise servis araçlarının bu amaca yönelik geliştirilen EyeQ işlemcileri, çepeçevre kamera sistemlerinin kapsamlı sensör sistemleri ve lidar veya radar sensörleriyle haritalama çözümlerinden yararlanarak otonom sürüşünü sağlıyor.

Teknik özellikleriyle öne çıkıyor

Schaeffler ve VDL Grubu’nun geliştirdiği sürücüsüz servis aracı birbirleriyle tamamen entegre iki adet bağımsız sensör sisteminden oluşuyor. Bunlardan biri kamera tabanlı, diğeri ise radar veya lidar tabanlı. Ayrıca günlük 350 kilometreden fazla ve bir şarjla 100 kilometreden fazla menzile sahip. 70 km/saat maksimum hıza, yaklaşık 1000 kg yüke, altı koltuk sabit, üç koltuk katlanabilir olmak üzere dokuz koltuğa, uzunluğu 5 metre, genişliği 2,2 metre, yüksekliği 2,8 metre ve ağırlığı yaklaşık 5000 kg ebatına sahip olan sürücüsüz servis aracının diğer öne çıkan özellikleri arasında doğrudan kontrol odasına bağlı iç mekân izleme sistemi ve alçak eşikli geniş kapıların yanı sıra tekerlekli sandalyeye uygun oluşu dikkat çekiyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz