MAN Truck & Bus, Bavyera Eyalet Başbakanı Dr. Markus Söder ve Devlet Bakanı Hubert Aiwanger‘in huzurunda Nürnberg üretim tesisinde akü üretimini resmen başlattı. Münih merkezli ticari araç üreticisi etkinlik sırasında ilk kez Nürnberg’deki akü üretiminin bir sonraki genişleme aşamasını duyurdu. Şu anda devreye alınan üretim tesisine halihazırda yatırılan yaklaşık 100 milyon Euro’ya ek olarak, akü teknolojisi alanındaki uzmanlığı daha da geliştirmek ve katma değerin derinliğini artırmak için önümüzdeki yıllarda 150 milyon Euro daha yatırım yapılacak. Somut olarak bu, diğer şeylerin yanı sıra birkaç modülden oluşan paketlere ek olarak, birkaç akü hücresini birleştiren modüllerin kendilerinin de bir sonraki akü nesli için Nürnberg’de üretileceği anlamına geliyor.
Toplamı yaklaşık 150 milyon Euro olan duyurulan ek yatırımların yaklaşık 18 milyon Eurosu sübvanse edilecek. Hem Federal Ekonomi ve İklim Koruma Bakanlığı (BMWK) hem de Bavyera Eyaleti finansman sağlıyor. Ayrıca, Bavyera Eyaleti, Nürnberg’deki MAN tesisindeki akü teknolojisinin daha da geliştirilmesi ve araştırılması için yaklaşık 30 milyon Euro finansman sağlıyor. Bu fonlar, akü montajı, hücre kimyası ve yaşlanma ile akü güvenliği gibi alanlardaki araştırmalar için kullanılacak. Genel olarak, Nürnberg’deki yatırımlar, geleceğin teknolojisinde yaklaşık 400 iş sağlayacak ve tesisin dönüşümünü daha da ileriye taşıyacak. Akü üretiminde çalışan çalışanlar daha önce motor montajı, dökümhane veya lojistik alanlarında çalışıyorlardı ve yeniden eğitim sayesinde kendileri için geleceğe yönelik yeni bir iş alanı açabildiler.
MAN CEO’su Alexander Vlaskamp, konuyla ilgili olarak “Bugün MAN için tarihi bir gün. Dizel motoru icat eden şirket akü üretiminin başlamasıyla yeni bir döneme giriyor. Burada Nürnberg’de yarattığımız ve yaratmaya devam edeceğimiz şeylerle gurur duyuyoruz. Bugün iklim dostu tahriklere doğru dönüşümde bir başka dönüm noktasını duyurduk: MAN, Nürnberg’deki gelecekteki akü nesilleri için akü üretiminin genişletilmesine 150 milyon Euro daha yatırım yapacak. Ayrıca son zamanlarda en son dizel teknolojisinin daha da geliştirilmesi için çabalarımızı artırdık. Bu, Nürnberg’deki toplam yatırımı yarım milyar Euro’ya çıkarıyor. Bu, Bavyera ve Almanya’ya bir inovasyon merkezi olarak açık bir taahhüttür.” dedi.
Bavyera Başbakanı Dr. Markus Söder ise şunları söyledi: “Bavyera’da üretilen elektromobilite: Bu, MAN ve Bavyera için endüstriyel bir lokasyon olarak bir dönüm noktası. Son teknoloji bir tesis politikası ve yönetim, iş konseyi, çalışanlar ve politikacılar arasındaki büyük işbirliğiyle MAN, kendisini saf dizel motorlar için eski bir tesisten elektrikli kamyonlar için son teknoloji bir akü üretim tesisine başarıyla dönüştürdü. Bu, lokasyonu güçlendiriyor, istihdamı ve uluslararası rekabeti güvence altına alıyor ve yaratıyor. Bavyera, ticari araç sektöründe de bir otomotiv eyaleti ve öyle de kalacak. 2022’de araştırma ve geliştirme için 30 milyon Euro’luk ilk finansmanın ardından, Eyalet, akü modüllerinin gelecekteki üretimini yaklaşık altı milyon Euro ile destekliyor.”
Akü üretiminin başlaması, bu yıl Nürnberg’de açılacak ikinci yeni üretim hattı. Yeni D30 PowerLion aktarma organında kullanılan son nesil MAN dizel motorlarının üretimi de geleceğe bir yatırım ve tesiste birçok iş olanağı sağlıyor. MAN bu projeye yaklaşık 250 milyon Euro yatırım yaptı. MAN şu anda Avrupa’daki kamyonların neredeyse yarısının ve şehiriçi otobüslerin yaklaşık yüzde 90’ının 2030 yılına kadar sıfır yayımlı tahrik sistemleriyle teslim edileceğini varsayıyor. Bu nedenle son derece verimli, yakıt tasarruflu D30 motoruna 2030’ların ilerleyen dönemlerinde de ihtiyaç duyulacak. Uzun vadede MAN’ın dış motor işinde başka motor platformları ve serileri de mevcut olacak.
MAN eKamyon üretimi Haziran’da başlıyor
Nürnberg’deki MAN tesisinde, akü paketleri üç form faktöründe üretiliyor. Düz bir form faktörü, akü elektrikli şehiriçi otobüsü MAN Lion’s City E‘de kullanılıyor. Toplam ağırlıkları 12 ila 50 ton arasında olan MAN eTGL, MAN eTGS ve MAN eTGX eKamyon’larda iki form faktörü daha kullanılıyor. MAN eKamyon’lar eTGS ve eTGX‘in Münih’teki seri üretiminin bu yılın Haziran ayında başlaması planlanıyor.
Mevcut genişleme aşamasında, Nürnberg’de yılda 50.000 akü paketi üretilebilecek. Ancak, yeni M50 binası yılda 100.000 ünite üretebilecek şekilde tasarlandı. Akü üretimi, akü elektrikli araçlara olan talebe bağlı olarak artırılacak.
MAN, akülerinde ticari araçların çalışmasına özel olarak uyarlanmış NMC hücre kimyasını (‘nikel-manganez-kobalt’) kullanıyor. Akü yönetim sistemi (BMS), çalışma sırasında hücrelerin durumunu sürekli olarak izliyor. Örneğin, öngörülemeyen bir olay meydana gelirse, güvenli bir şarj durumu sağlamak için dahili önlemler alıyor. Bir kaza durumunda, BMS aküyü aracın geri kalanından derhal ayırıyor (yüksek voltajlı acil durum kapatma). Ayrıca, akü hücrelerini her zaman optimum sıcaklık aralığında tutmak için akıllı bir ısıtma ve soğutma sistemi kullanıyor.
Modüler üretim, şu anda başlayan büyük ölçekli akü paketi üretiminde teknolojik bir vurgu. Bu, MAN’ın farklı ürün sürümlerini işleyebilen ve yeni sürümlere kolayca uyarlanabilen, konveyör bant ve çevrimi olmayan bir sistemle çalıştığı anlamına geliyor. Ayrılmış istasyonlar birbirinden bağımsız olarak çalıştırılabiliyor ve dönüştürülebiliyor ve akü paketleri, bireysel gereksinimlere ve koşullara bağlı olarak üretim sisteminden akıyor. Bu, akıllıca ağa bağlı otomatik kılavuzlu araçlar (AGV’ler) ile tamamen otomatikleştirilmiş üretim akışında ve malzeme tedariğinde yüksek derecede dijitalleşme ve otomasyon sayesinde mümkün oluyor. Bu, gerekli esnekliği ve çok yönlülüğü ve ayrıca farklı akü paketlerinin ekonomik üretimini sağlıyor.
Yüzde 100 son kontrol
Kalite ve güvenlik MAN üretiminde her zaman en önemli öncelikler olageldi. Bu, yeni akü üretimi için de geçerli. Her akü paketi üretimin sonunda bir ‘hat sonu‘ testinden geçiyor. Buradaki odak noktası çeşitli yazılım testleri, şarj/deşarj gibi elektrik testleri, tedarikçi tarafından iletilen akü hücrelerinin ve modüllerinin verilerinin kontrol edilmesi ve bir sızıntı testi. Sonuçta, kompakt güç depolama üniteleri rüzgara ve hava koşullarına ve ayrıca bir buhar jetine dayanmalı. Bu amaçla, her akü 23 test programına tabi tutuluyor ve yaklaşık 400 test parametresi kaydediliyor. Bu, her akü için ayrı ayrı belgeleniyor. Bu, üretim sürecinin 15 yıl sonra bile izlenebileceği anlamına geliyor.
