Berlin’de düzenlenen GREENTECH FESTİVALİ 2021, sürdürülebilir ve iklim dostu bir yaşam tarzı için yenilikçi teknolojiler konusuna odaklandı. Etkinliğin kurucu ortaklarından olan Audi, ürünlerinden süreç yönetimine, malzemelerinden teknolojisine birçok alanda iklim değişikliğine karşı verdiği mücadeleyi ve sürdürülebilirliği teşvik edici dijitalleşme çalışmalarını anlattı.
Ziyaretçiler festivalde, Audi’nin yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygınlaştırılmasını nasıl sağladığı, plastiğe kaynak dostu yaklaşımının nasıl çalıştığı ve sürdürülebilirlik stratejisi için tedarik zincirinde yapay zekanın önemi gibi konularda bilgiler aldılar.
Eski Formula 1 Dünya Şampiyonu Nico Rosberg ile iki mühendis ve girişimci Marco Voigt ve Sven Krüger tarafından 2018 yılında hayata geçirilen GREENTECH FESTİVALİ bu yıl hibrit olarak düzenlendi. Kraftwerk Berlin’de canlı olarak düzenlenen GREENTECH FESTİVALİ 2021 ayrıca online olarak da ziyaret edilebildi.
Audi’nin de kurucu ortakları arasında yer aldığı festivalin bu yıl açılış konuşmasında Audi Teknik Geliştirmeden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Oliver Hoffmann, markanın yenilenebilir enerji kaynaklarının genişletilmesi yönündeki çalışmalarından bahsetti. Hoffman, sürdürülebilirliği artırmaya ve iklim değişikliğiyle mücadeleyle ilgili girişimler ve projeler hakkında da bilgiler verdi.
AUDI AG Satış ve Pazarlama Bölümünde Marka Başkanı Henrik Wenders ise Greentech Festivali 2021‘in, sürdürülebilirliği artırmak ve iklim değişikliğiyle mücadele etmek için yenilikçi teknolojileri ve konseptleri eylem halinde sunmak için olağanüstü bir fırsat olduğunu söyledi.
Audi’de hedef karbon nötr mobilite sağlayıcı olmak
Elektrikli arabaların, ancak yeşil güçle şarj olmaları halinde tamamen karbon nötr olacaklarından hareket eden Audi, bunu tüm elektrikli otomobiller için mümkün kılmak adına çalışmalar gerçekleştiriyor. Avrupa’da yenilenebilir enerji kaynaklarının genişlemesini destekleyen marka, enerji endüstrisinden birkaç ortakla birlikte, 2025 yılına kadar Avrupa’da 250’den fazla rüzgar türbininin kapasitesine eşdeğer, toplam yaklaşık 5 terawatt saat ek yeşil enerji üretecek yeni rüzgar ve güneş çiftlikleri kurmayı planlıyor.
Nihai amaç, yollardaki tüm elektrikli Audi otomobillerinin ortalama olarak kullanması gereken enerjiyle aynı miktarda yeşil gücü şebekeye sağlamak. Bu sayede, Audi karbon nötr mobilite sağlayıcı olmayı hedefliyor.
Hayata yeni bir soluk: otomotivdeki karışık plastikler geri dönüşüyor
Audi’nin festivalde sergilediği çalışmalardan biri de Karlsruhe Teknoloji Enstitüsü’ndeki (KIT) “Endüstriyel Kaynak Stratejileri” düşünce kuruluşuyla ortak yaptığı proje oldu. Pilot proje, otomotiv imalatında kullanılan plastiklerin kimyasal olarak geri dönüştürülmesini içeriyor. Proje tamamlandığında, karışık plastik atıkların kimyasal olarak geri dönüştürülmesinin hem teknik hem de finansal olarak mümkün olduğu ortaya konulacak. Bu sayede geri dönüştürülmüş plastik atıklar piroliz yağına dönüştürülebilecek ve Audi modellerinde yakıt depoları, hava yastığı kapakları veya radyatör ızgaraları gibi yüksek kaliteli plastik bileşenlerin üretiminde kullanılan ham madde olarak petrolün yerini alabilecek.
URBANFILTER: mikroplastikler oluşturuldukları yerde filtreleniyor
Festivalde su kütlelerini korumak için çeşitli projelerde yer alan Audi Çevre Vakfı‘nın, URBANFILTER projesi de yer aldı. Berlin Teknik Üniversitesi ile işbirliğinde hayata geçirilen projede, mikroplastikleri, yağmur suyuyla birlikte kanalizasyona ve su yollarına akmadan önce yakalayan, kentsel akış için optimize edilmiş tortu filtreleri geliştirdi.
Temiz sular için ortak çabalar
Nehirleri ve okyanusları plastik atıklardan arındırmak için de çalışan Audi Çevre Vakfı’nın, yeşil start-up’lar everwave ve CLEAR RIVERS ile birlikte gerçekleştirdiği projeler de festivalde yer aldı. Everwave, Audi Çevre Vakfı ve kozmetik üreticisi BABOR tarafından yürütülen nehir temizliği sırasında, sadece Nisan ayında on gün boyunca Tuna’dan yalnızca yaklaşık 3 bin 200 kilogram plastik avladı. Audi Çevre Vakfı, kâr amacı gütmeyen ortağı CLEAR RIVERS ile plastik atıkların denize karışmasını önlemek için çöp kapanları da kuruyor. Daha sonra bunlardan, bazıları bitkilerle kaplı ve bazıları halka açık rekreasyon alanları olarak kullanılan yüzen dubalara yapıyor