Türkiye otomotiv ve ticari araç pazarında, yedek parça ve satış sonrası sektöründe 50 yıldan fazla bir süredir faaliyet gösteren MOTOR AŞİN, otomobil fiyatlarında yaşanan artışların temel sebeplerini ve öngörülerini sektörle paylaştı. Nihai tüketici için her geçen gün satın alması daha da zorlu hale gelen otomobillerin işlevsellik, güvenlik, verimlilik ve teknoloji disiplinlerinde 10 yılda büyük bir gelişme gösterdiği, ancak karşılığında üretim maliyetlerinin de katlanarak arttığı dile getirildi.
Avrupa’da otomobil fiyatları 10 yılda yüzde 15-20, Türkiye’de yüzde 500 arttı
200’den fazla yedek parça markasının ana distribütörlüğünü yaptıklarını dile getiren MOTOR AŞİN CEO’su Saim Aşçı, “Uzakdoğu’dan Güney Amerika’ya kadar uzanan uzun bir tedarik zincirimiz var. Yükselen lojistik ve enerji maliyetlerine ham madde krizi de eklenince yedek parçada maliyet sadece 1 yılda yüzde 100’den fazla artış gösterdi. 10 yıl içinde ortalama 40 bin Euro olan premium bir otomobilin bugün üretim maliyeti 60 bin Euro, 4-6 bin Euro olan standart bir otomobilin ise 8-12 bin Euro seviyelerine çıktı. Her geçen gün daha teknolojik, daha güvenli, daha işlevsel otomobiller yollarla buluşurken aynı zamanda nihai tüketici daha fazla ödeme yapmak zorunda kalıyor. Otomobil fiyatları 10 yıl içinde Avrupa’da yüzde 15-20, Türkiye’de ise dalgalı döviz kurunun da etkisiyle yüzde 500 kadar arttı.” ifadelerine yer verdi.
Elektriklileşmeyle üretim maliyeti katlanarak artacak
Dünya çapında alınan politik kararların direkt olarak otomotive ve tüketiciye etki edeceğini kaydeden Aşçı, “Geleceğe yön veren elektrikli araçların kritik elemanı bataryalara da bu kriz sıçradığı takdirde, önümüzdeki 5 yıl içinde bir otomobilin üretim maliyeti 2.5 – 3 kat artarak 40-50 bin Euro’yu bulacaktır. Bu süreçte ekonomik otomobil üretimini B planı olarak kullanacak üreticiler olası bir kriz riskini bertaraf edebilir. Otomobilden daha pratik, daha uygun fiyatlı mikro otomobiller ve yeni mobilite çözümleri de endüstriyi dönüştürebilir.“ dedi.