Türkiye çapında 300 noktada hizmet veren oto ekspertiz ve check-up markası Pilot Garage, aradan geçen 1,5 yıla karşın oto ekspertiz noktalarında TSE Belgesi ve noter tasdik şartını zorunlu kılan yasanın yürürlülüğe girmemesi sebebiyle alıcı ve satıcıların merdiven altı işletmelere yöneldiğine dikkat çekti. Ülkemizde irili ufaklı toplam 10 bin adetten fazla oto ekspertiz şirketinin olduğunu vurgulayan Pilot Garage Genel Koordinatörü Cihan Emre, “Bu sayı içerisinde yaklaşık 1000 adet noktanın TSE Belgesi bulunmakta. Oto ekspertiz şirketleri artık ikinci elde güven unsurunun temelini oluşturuyor, araçların trafiğe uygunluğunu belirlemede de önemli rol üstleniyor. Yasa yürürlülüğe girdiği takdirde 3 ay veya 5 bin km garantili ekspertiz yapılması 8 yaş veya 160 bin kilometre altı otomobillerde zorunlu kılınacak, ikinci el araç satın alanlar sürprizlerle karşılaşmayacak. Tüketiciler, 150-200 TL yüzünden 100 binlerce TL zarar etmesin, TSE Belgeli kurumsal işletmelerde ısrarcı olsun.” dedi.
Oto ekspertiz/check-up noktalarının son birkaç yılda hızla artışı, otomotiv sektöründe yeni bir pazarın oluşmasına katkı sağlasa da, sorunları da beraberinde getirdi. Günümüzde ülke çapında ortalama 15 kurumsal ve kurumsal bir marka altında olmayan binlerce ekspertiz şirketi bulunurken, TSE Belgeli şube sayısı yaklaşık sadece 1000 adetle sınırlı kalıyor. TSE Belgesi bulunmayan merdiven altı işletmelerdeki kalitesiz ekipman ve eğitimsiz teknik ekip, ekspertiz ve kontrollerde yanlış tespit yaparak hem alıcıların hem de satıcıların gelecekte ciddi mağduriyetler yaşamasına sebep oluyor. Üstelik kurumsallaşma kültürü olmayan bazı firmalar, satıcılarla önden anlaşma yaparak, sahte rapor düzenleyebiliyor. Pilot Garage Genel Koordinatörü Cihan Emre, konuyla ilgili görüşlerini paylaşarak güncel durum hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.
Otomotivle ilgisi olmayanlar ekspertiz noktası açtı
2011 yılında Türkiye’ye oto ekspertiz ve check-up alanında yeni bir sektör kazandırırken, kurumsallaşma kültürünü yaygınlaştırmayı hedeflediklerini dile getiren Emre, “İkinci el otomobil pazarındaki hareketlilik ve oto ekspertize olan taleple birlikte otomotivle ilgisi olmayan birçok sektörden yatırımcı, bir masa bir kasa tabiriyle merdiven altı işletmeler açmaya başladı. Optimum düzeyde yatırım maliyetini göze alamayanlar kalitesiz ekipman ve eğitimsiz teknik personel çalıştırma yoluna başvuruyor, ancak günün sonunda ağır kazalı bir araç böyle bir ekspertiz işletmesinde kazasız olarak yorumlanıyor, bu tür vakalarla maalesef her gün onlarca kez karşılaşıyoruz.” açıklamasını yaptı.
“150-200 TL yüzünden 100 binlerce TL zarar etmeyin“
Ekspertiz ve detaylı kontrol işlemlerinin sonucuna göre araç alıcılarının alım kararını verdiğini ifade eden Emre, yapılan tespitlerin trafiğe uygunluk durumu hakkında önemli ipuçları verdiğini ve aracın değerini koruduğunu aktardı. Daha düşük hizmet bedeli yüzünden tüketicilerin merdiven altına kaydığını ve bu yapılara “fırsat doğduğunu” vurgulayan Emre, “Sadece 150-200 TL daha ucuz olduğu için iki araçtan birleştirme bir araca orijinal raporu verildiği için o aracı satın alabilirsiniz. Kaza anında direk ikiye bölünecek bu araç ölüme davetiye çıkardığı gibi, tekrar satmak istediğinizde zararınız marka ve modele göre 100 binlerce TL’yi bulacaktır. Yasa yürürlülüğe girdiğinde 3 ay veya 5 bin kilometre garantili ekspertiz raporu, sadece TSE belgeli olması koşuluyla geçerli olacak ve noter tarafından tasdik edilecek. Bu sayede 8 yaş veya 160 bin kilometre altı otomobillerde zorunlu kılınan raporla ikinci el araç satın alanlar sürprizlerle karşılaşmayacak.” dedi.