Kolaboratif robot endüstrisinde büyüme potansiyeli günden güne artıyor. Robotik Endüstriler Birliği’ne (RIA) göre 2025 yılına kadar tüm endüstriyel robot satışlarının yüzde 34’ünü kolaboratif robotlar alacak. Türkiye’de robot teknolojisi ise en çok taşıma uygulamalarında gerçekleşiyor.
İnsanla işbirliğine dayalı kolaboratif robotları ile 50’den fazla ülkede yüzde 60’lık pazar payıyla önderliğini sürdüren Universal Robots’un Türkiye ve MEA Ülke Müdürü Kandan Özgür Gök, Türkiye’de robot teknolojisinin uygulama alanlarına dair değerlendirmeler gerçekleştirdi. Gök, IFR (Uluslararası Robot Federasyonu) 2018 Raporu verilerine dayanarak yaptığı değerlendirmede, yeni robot kurulumlarının en çok yüzde 54 ile taşıma uygulamalarında gerçekleştiğini belirtti.
“Universal Robots’tan 34 bini aşkın kolaboratif robot”
RIA’ya göre kolaboratif robotların endüstriyel otomasyonun en hızlı büyüyen sınıf olduğunu ve 2025 yılına kadar tüm endüstriyel robot satışlarının yüzde 34’ünü karşılayacağını belirten Gök, kolaboratif robotlarda yüzde 60’lık pazar payıyla dünya önderliğine ve geliştirdiği ileri teknolojiye devam edeceklerini ifade etti. Şu ana kadar 34 bini aşkın kolaboratif robot satışı yapan Universal Robots’un ürün ailesi taşıma, alma ve bırakma, montaj, yapıştırma, makine besleme, çapak alma ve polisaj, paketleme, paletleme, cıvata sıkma, kaynak, kalite kontrol gibi birçok alanda kullanılıyor.
“Otomasyon trenini kolaboratif robot teknolojisiyle yakalayabiliriz”
Türkiye’nin robot kurulumunda dünyada 20’nci olduğunu belirten Kandan Özgür Gök, gelişen otomasyon süreçlerinde nitelikli çalışanların, Ar-Ge’ye yatırım yapan şirketlerin, kamu-özel sektör işbirliklerini güçlendirmenin ve ihracatı artırmanın önemli olduğunu ifade etti. Gök, “Otomasyon trenini kolaboratif robot teknolojisi ile yakalayabiliriz. Robot yoğunluğunun sadece büyük ölçekli şirketlerde değil KOBİ’lerde de etkin şekilde kullanılmasıyla dünyada rekabet edebilir ve kalitede süreklilik sağlayabiliriz.” şeklinde konuştu.