Devir Saati

Otomotiv endüstrisi, elektrikli araçlar, akıllı enerji yönetim sistemleri ve yapay zekâ destekli lojistik çözümleriyle büyük bir değişimden geçiyor

Elektrik Elektronik Mühendisi ve PilenPak Proje ve Yardımcı İşletmeler Müdürü Burak Yaka

Burak Yaka: “Otomotiv sektörü akıllı teknolojilere hızla adapte olmalı

Otomotiv endüstrisi, elektrikli araçlar, akıllı enerji yönetim sistemleri ve yapay zekâ destekli lojistik çözümleriyle büyük bir değişimden geçiyor. Türkiye’de sanayi ve teknoloji alanında önemli bir isim olan Elektrik Elektronik Mühendisi ve PilenPak Proje ve Yardımcı İşletmeler Müdürü Burak Yaka, bu değişimin hem sanayi üreticileri hem de tüketiciler açısından kritik sonuçlar doğuracağını belirtti.

Elektrikli araçların geleceği: Akü ve batarya teknolojilerine yatırım şart

Türkiye’nin elektrikli ve hibrit araç teknolojilerine geçiş sürecinde doğru stratejiler belirlemesi gerektiğini vurgulayan Yaka, akü ve batarya üretiminde dışa bağımlılığın azaltılmasının kritik önem taşıdığını ifade ederek, “Elektrikli araçlarda batarya yönetimi ve akıllı enerji depolama çözümleri, hem araç performansı hem de sürdürülebilir üretim açısından belirleyici olacak. Türkiye’nin, Çin gibi büyük oyuncularla stratejik ortaklıklar kurarak bu alandaki rekabet gücünü artırması gerekiyor.” dedi.

Araç takip sistemleri ve yapay zekâ destekli filo yönetimi

Otomotiv endüstrisinde yalnızca bireysel araçlar değil, ticari araçlar ve lojistik sektöründe yapay zekâ destekli takip sistemlerinin de büyük bir dönüşüm yaşadığına dikkat çeken Burak Yaka, “Lojistik sektöründe operasyonel verimlilik artık büyük veri ve yapay zekâ destekli filo yönetimi ile sağlanıyor.” dedi.

Bu sistemler, rota optimizasyonu, yakıt tüketiminin azaltılması ve bakım süreçlerinin önceden planlanması gibi avantajlar sunuyor. Yaka’ya göre, Türkiye’de büyük lojistik şirketlerinin akıllı filo yönetim sistemlerine yatırım yapması kaçınılmaz.

Otomotiv yan sanayi: Endüstri 4.0 ile üretim değişiyor

Türkiye’nin otomotiv yan sanayi üretiminde global arenada rekabet gücünü artırması için Endüstri 4.0 teknolojilerine odaklanması gerektiğini vurgulayan Yaka, şu noktaların altını çizdi:

Akıllı fabrikalar ve robot destekli üretim hatları, hata oranlarını minimize ederken üretim hızını artırıyor.

Yapay zekâ tabanlı kalite kontrol sistemleri, üretim süreçlerinde maliyetleri düşürüyor.

Otomasyon destekli lojistik, depolama ve sevkiyat süreçlerini optimize ediyor.

Uçan araçlar ve kentsel hareketliliğin geleceği

Son gelişmelerden biri de Govy AirJet gibi elektrikli dikey kalkış ve iniş (eVTOL) araçları. GAC Grubu tarafından geliştirilen bu teknoloji, şehiriçi ve kısa mesafe ulaşımda büyük bir devrim yaratma potansiyeline sahip. 250 km/saat hız kapasitesine sahip olan bu uçan araç, kısa sürede şarj olabilme özelliğiyle hava trafiğini şehir içi ulaşımına entegre etmeye hazırlanıyor.

Burak Yaka, bu gelişmelerin sanayi ve teknoloji entegrasyonu açısından kaçınılmaz bir adım olduğunu belirterek şu yorumu yaptı: “Gelecekte, kara taşımacılığı ile hava ulaşımı arasındaki sınırlar kalkacak. eVTOL teknolojileri sayesinde trafik sıkışıklığı tarihe karışabilir.

Dijitalleşmeye adapte olmayan geride kalacak

Burak Yaka, teknolojiyi öne çıkaran yatırımları yapamayan ülkelerin küresel rekabette geri kalacağını vurgulayarak, şunları söyledi: “Türkiye, otomotiv ve sanayi alanında dijital dönüşüme yatırım yaparak, üretim verimliliğini artırmalı ve dış pazarlarda rekabet avantajı kazanmalı. Yapay zekâ destekli üretim sistemleri, otomotiv ve sanayi sektöründe yeni bir dönemi başlatıyor ve bu süreci doğru yönetmek büyük önem taşıyor.”

Yaka’nın vurguladığı gibi, otomotiv ve sanayi sektörleri için yapay zekâ, akıllı enerji yönetimi, uçan araç teknolojileri ve Endüstri 4.0 yeni bir çağın kapısını aralıyor. Türkiye’nin bu değişime hızla adapte olması gerekiyor.

Facebook
X