ABB Robotik ve endüstrinin lider yayın gruplarından Automotive Manufacturing Solutions tarafından yaptırılan yeni küresel araştırmaya katılanların yarısından fazlası (%59) tamamen elektrikli araç üretimine geçişin, mevcut mevduat zaman çizelgeleri içinde, gerçekleştirilemeyeceğini ifade etti. Ankete katılanlar, yeni pil tedarik zincirine uyum sağlamadaki zorluklar, gerekli büyük sermaye yatırımı, ham madde kıtlığı, uygun altyapı ve şebeke kapasitesi eksikliği ile ilgili endişelerini vurguladılar.
Katılımcıların %28’i belirlenen zaman çizelgelerinin ulaşılabilir olduğunu ifade etse de önemli zorlukların olacağını belirtirken, %18’i mevcut hedeflere asla ulaşılamayacağına inanıyor. Sadece %11 2030-2040’a kadar elektrikli araçların benimsenmesi için tüm bölgesel hedeflerin gerçekçi olduğuna inanıyor.
ABB Robotik Otomotiv İş Kolu Genel Müdürü Joerg Reger, “Otomotiv endüstrisi, tam EV üretimine ulaşmak için önerilen bölgesel zaman çizelgelerini karşılamanın içerdiği stres ve zorlamaların kesinlikle farkında. Otomasyon, bu hedeflere ulaşmak için üretimi daha dirençli, verimli ve daha hızlı hale getirmenin anahtarı, bu nedenle EV aktarma organı montajında uzmanlaşmış robotlarımıza yüksek talep görüyoruz. Bu çözümler yapım sürelerini önemli ölçüde kısaltıyor, esnekliği artırıyor, üretim sürecini daha da basitleştiriyor ve sonuçta üretim maliyetlerini düşürüyor. ” dedi.
Anket ayrıca, katılımcıların %19’u tarafından önemli bir engel olarak gösterilen, yeni pil tedarik zincirine uyum sağlamanın getirdiği zorlukların altını çizerken, %16’sının gereken büyük sermaye yatırımı konusunda endişelerini yansıtıyor. Hammadde kıtlığı, uygun altyapı ve şebeke kapasitesi eksikliği de çözülmesi gereken sorunlar listesinde üst sıralarda yer aldı. Ankete katılanların dörtte birinden fazlası (%26) elektrikli araçların benimsenmesinin önündeki en büyük engel olarak şarj altyapısının eksikliğini belirtirken, %17’si elektrikli araçların yaygınlaşması önündeki başlıca engel olarak yüksek araç fiyatlarını vurguladı.
ABB Robotik, dijital olarak bağlantılı ve ağa bağlı olan akıllı otonom mobil robotlar tarafından hizmet verilen esnek, modüler üretim hücrelerinin geliştirilmesine ve uygulanmasına öncülük etmeye devam ediyor. Bu artırılmış esnek otomasyon seviyesi, iş gücü eksikliklerine bir çözüm sağlar ve belirli bir araca olan talebe bağlı olarak ölçek büyütülebilir veya azaltılabilir veya önemli sermaye harcaması ihtiyacını ortadan kaldırarak bir fabrika genelinde yeniden konumlandırılabilir.
Uygulama söz konusu olduğunda, ABB’nin RobotStudio programlama ve simülasyon yazılımı, kullanıcıların tek bir robot konumlandırılmadan önce robot kurulumlarını sanal olarak oluşturmasına, test etmesine ve iyileştirmesine olanak tanıyarak üretimdeki herhangi bir aksama veya üretimin durmasını önler. Esnek üretim modeli, üretimi daha esnek, verimli, hızlı hale getiriyor ve içten yanmalı motor üretiminin yanı sıra şu anda daha fazla elektrikli güç aktarma organı kullanan otomotiv müşterilerini destekliyor.
Automotive Manufacturing Solutions Otomotiv Analisti Daniel Harrison, “Anket, otomotiv endüstrisinin zorluklarını doğruluyor. Üretimin baskı altında olduğunu ve bozulan tedarik zincirlerinin önemli ölçüde stres altında olduğunu, bu durumun özellikle ciddi ekonomik belirsizliğin olduğu bir dönemde, endüstrinin elektrifikasyona ne kadar hızlı geçiş yapabileceği ve ayrıca üretimin sürdürülebilirliği hedefleri konusunda önemli zorluklarla karşılaşma olasılığı yüksek. Ayrıca, bu bağlamda, işgücünün mevcudiyeti ve maliyeti ile büyük iş gücünün ne kadar hızlı bir şekilde yeniden nitelikli hale getirilebileceği konusunda zorluklar devam etmektedir.” dedi.
Sürdürülebilir üretim, daha olumlu bir görünüm
Sürdürülebilir üretim sağlama konusu sorgulandığında, endüstri liderleri daha olumluydu ve %80’i sürdürülebilirliğin gerçekleştirilebilir olduğunu tahmin ediyordu. Sadece %4’ü bunun mümkün olmayacağını düşünmekte.
Ankete katılanlardan yalnızca Amerika’dakiler (%16) mevzuat uyumluluğunun önemli bir engel olduğunu (Avrupa’da %7 ve Asya’da sadece %5 ile karşılaştırıldığında) düşünüyor. Ancak, tüm yanıt verenlerin neredeyse dörtte biri (%24), gerekli yüksek sermaye harcamasının sürdürülebilir üretime ulaşmanın önündeki en büyük zorluk olduğunu öne sürdü. Robotlara erişimin, entegrasyonun ve kullanımın giderek daha kolay hale gelmesiyle özellikle planlama ve programlamayı daha hızlı ve verimli hale getiren ABB‘nin RobotStudio‘su gibi kolaboratif robotlar ve yazılımlardaki gelişmelerle birlikte otomasyon, sürdürülebilir üretimin sağlanmasında kilit bir kolaylaştırıcı enstrüman olacaktır.
ABB anketi, 600’e yakın küresel endüstri uzmanı ile araç ve otomotiv dünyasının her seviyesindeki malzeme üreticilerini içeren yönetim, mühendislik ve diğer kilit profesyonellerini kapsıyor.