Castrol, Türkiye’nin ilk ve tek bitkisel bazlı motor yağı ile sürdürülebilirlik çalışmalarını bir adım daha ileri götürüyor. Şeker kamışından üretilen Castrol MAGNATEC BIO-SYNTHETIC ile Castrol, motor yağı pazarında çevresel sorumluluk hareketine sektörde öncülük ediyor.
Castrol, Dr. Özgür Bolat önderliğinde Türkiye’de yaşayan gençler üzerinde yapılan bir araştırmadan yola çıkarak Z kuşağının ekolojik hassasiyetlerini Castrol MAGNATEC BIO-SYNTHETIC tanıtımında paylaştı.
Yeni ürünün gelecekte de devam edecek çevresel sürdürülebilirlik çalışmalarınının bir adımı olduğunu vurgulayan Castrol Türkiye, Ukrayna ve Orta Asya Direktörü Aslı Yetkin Karagül, “Castrol trendleri takip eden değil, trendleri belirleyen bir marka. Dünyanın her yerinde sayısız araştırmalar yapıyoruz. Hedef kitleyi kapsayan kamuoyu araştırmaları bir yana, global stratejimizi pek çok başlığa göre belirliyoruz. Bu araştırma, Castrol MAGNATEC BIO SYNTHETIC’in tanıtımıyla doğru yolda ilerlediğimizi teyit eden bir veri.” dedi.
Dünyanın önde gelen madeni yağ üreticilerinden Castrol, çevresel sürdürülebilirlik çalışmaları kapsamında Türkiye’nin ilk ve tek bitkisel bazlı motor yağı Castrol MAGNATEC BIO-SYNTHETIC’i pazara sundu. Yüzde 25’i şeker kamışından elde edilen baz yağdan oluşan Castrol MAGNATEC BIO-SYNTHETIC, karbon nötr oluşuyla da farklılaşıyor. Castrol MAGNATEC BIO-SYNTHETIC’in pazara girişini, Z kuşağının ekolojik hassasiyetlerini ortaya koyan araştırma sonuçları ile birleştiren Castrol, motor yağı pazarında çevresel sorumluluk hareketinin öncüsü olmayı hedefliyor.
“Sürdürülebilirlik gündemimiz kapsamında sektörde pozitif değişim başlatıyoruz”
Castrol MAGNATEC BIO-SYNTHETIC tanıtımında konuşan Castrol Türkiye, Ukrayna ve Orta Asya Direktörü Aslı Yetkin Karagül, ihtiyaçların artması ve yaşam tarzının gelişmesiyle yükselen enerji talebiyle iş alanlarını büyüttüklerini belirterek; Castrol’ün çevresel sürdürülebilirlik konusunda kendi sektörünün öncü kuruluşlarından biri olduğuna dikkat çekti. “Castrol MAGNATEC BIO-SYNTHETIC geleceğe dönük bir ürün.” diyen Aslı Yetkin Karagül, “Castrol trendleri takip eden değil, trendleri belirleyen bir marka. Dünyanın her yerinde sayısız araştırmalar yapıyoruz. Hedef kitleyi kapsayan kamuoyu araştırmaları bir yana, küresel stratejimizi pek çok başlığa göre belirliyoruz. Bu araştırma MAGNATEC BIO SYNTHETIC’in tanıtımlyla doğru yolda ilerlediğimizi teyit eden bir veri.” dedi.
Aslı Yetkin Karagül sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Dünyanın yükselen enerji talebi işimizi büyütmek için bir fırsat. Fakat operasyonel süreçlerimizi, gezegenimize ve gelecek nesillere olan sorumluluğumuzun bilinciyle yapmamız gerektiğini biliyor, yayım oranlarını azaltma ve sıfırlama hedefiyle çalışıyoruz. Castrol olarak sürdürülebilirlik gündemimiz kapsamında geçmişten bugüne çalışmalarımız devam ederken, bugün tanıtımı ile, madeni yağ sektöründe ‘pozitif değişim’ başlatan yeni ürünümüzü duyurmanın gururunu yaşıyoruz. Castrol MAGNATEC BIO-SYNTHETIC ile hedefimiz, pazardaki gücümüzü devam ettirirken, çevresel sorumluluk bilincimiz ile sektörümüzde sürdürülebilirlik alanında olumlu bir değişim başlatmak. Bugüne kadar motor için gerekli korumayı sağlarken aynı zamanda bitkilerin doğal yağlama özelliğinden faydalanan bir motor yağı yoktu. Türkiye’de ilk ve tek yüzde 25 yenilenebilir bitkisel baz yağ içeren motor yağı Castrol MAGNATEC BIO SYNTHETIC bunu başardı. Sürdürülebilirlik çalışmalarımız yalnızca ürünlerimizle sınırlı değil; daha iyi bir gezegen için ve atıkların azaltılması için çalışan, tedarikçi ve paydaşlarımızla işbirliği halinde çalışmaya devam edeceğiz. Bu kapsamda Gemlik’teki üretim tesisimizi de karbon nötr hale getirmeyi değerlendirdiğimizi de buradan duyurmak isterim.” dedi.
Z kuşağı şirketleri çevreci olmaya zorluyor
Castrol tarafından, Eğitim Bilimci Dr. Özgür Bolat önderliğinde yapılan araştırmaya göre; Z kuşağı gençlerinin yüzde 78’i çevre ile ilgili konuların kendilerini ilgilendirdiğini belirtiyor. Şirketleri çevreci olmaya zorlayan Z kuşağı, markaların çevresel sürdürülebilirliğe dikkat etmesi konusunda belirleyici bir role sahip.
ERA Research Company tarafından 20 – 25 Aralık 2018 tarihleri arasında Türkiye genelini temsilen, 12 ilde, 15 – 23 yaş arasındaki Z kuşağı gençleri üzerinde yüz yüze ve telefonla yapılan araştırmaya göre;
- Z kuşağı gençlerinin yüzde 78’i çevresel meselelerle ilgileniyor. Bu konuya ilgi yaş ile paralel olarak artıyor.
- Gençlerin yüzde 73’ü çevre dostu markaları tercih ediyor.
- Gençlerin yüzde 65’i firmaların çevre duyarlılığına dikkat ediyor. Kadınların duyarlılığı erkeklerden anlamlı olarak daha yüksek görünüyor.
- Gençlerin yüzde 51’i fiyatı daha yüksek olsa bile çevreye zarar vermeyen firmaların ürünlerini satın alıyor.
Gençler çevre ve sürdürülebilirlik konularında bilinçli
Araştırma sonuçlarının açıklandığı toplantıda konuşan Dr. Özgür Bolat, yeni nesilin çevresel sürdürülebilirlik konusunda daha bilinçli olduğunu söyledi ve sözlerine şu şekilde devam etti: “2006 ve 2007 yıllarında Al Gore’un küresel ısınma üzerine yaptığı farkındalık çalışmalarıyla hem Oscar hem de Nobel Ödülü almasıyla birlikte, sürdürülebilirlik kavramı tüm dünyada önem kazandı. Özellikle yeni nesil, çevre ve sürdürülebilirlik konularında çok daha bilinçli yetişiyor. Dünyada yakalanan bu eğilimin Türkiye’de gençler için de geçerli olup olmadığını anlamak çok önemli. Bu bağlamda yapılan bu araştırma çok net gösteriyor ki gençlerimiz çevre ve sürdürülebilirlik konularında oldukça bilinçli yetişiyor. Bu da ülkemiz için çok sevindirici bir durum. Gençlerin, şirketlerin sürdürülebilir olması konusunda da çok daha belirleyici olduğunu görüyoruz. Z kuşağındaki bu olumlu eğilim, ülkemizin daha sürdürülebilir olması konusunda çok umut verici.”