Schaeffler, Aftermarket yelpazesine yenilikçi termal yönetimli su pompası modüllerini ekliyor

0
324
INA_PC
Schaeffler, yeni start-stop sistemli termal yönetimli su pompalarıyla hibrit araçlardaki artan motor soğutma ihtiyacını karşılıyor

Otomotiv ve endüstri sektörlerinin küresel çapta lider tedarikçilerinden Schaeffler’in Automotive Aftermarket bölümü, INA markası altındaki termal yönetimli su pompası yelpazesini genişletiyor. Schaeffler, 2011 yılında çıkardığı birinci nesil termal yönetimli su pompası modüllerinden bu yana pek çok araca parça tedarik ediyor. Otomotiv üreticileriyle yakından yürüttüğü ortaklıklar sayesinde Schaeffler, farklı soğutma devrelerindeki soğutma sıvısı sıcaklığını kontrol edebilen termal yönetimli su pompası modülleri geliştiriyor. Böylece aracın motoru optimum çalışma sıcaklığına daha hızlı ulaşıyor. Sistem, artan sürüş konforunun yanı sıra yakıt tüketimi ve CO2 emisyonlarının azaltılmasını da sağlıyor. Yıllardır sürekli olarak geliştirilen ikinci nesil modüller, tam onarım çözümü şeklinde yalnızca Schaeffler tarafından bağımsız otomotiv yenileme pazarında satılıyor. 

İkinci nesil termal yönetimli su pompası modülleri 

İkinci nesil termal yönetimli su pompası modülleri hala sürüş anındaki duruma göre soğutma sıvısı akışını kontrol eden döner sürgülü supapları kullanıyor. Ancak iki adet bağımsız döner sürgülü supap bulunduran yeni kumanda konsepti sayesinde ürünün işlevselliği büyük ölçüde artıyor. Bir supap, soğutma sıvısının radyatöre gönderilmesini ve radyatörden alınmasını sağlarken, diğeri silindir kapağı ve motor bloğundaki motor soğutma devrelerini ayırıyor. Böylelikle “split soğutma” denilen sistem ortaya çıkıyor.

Yeni start-stop sistemli konsept, hibrit araçlardaki artan performans gereksinimlerini karşılarken hedefli soğutmayla silindir kapağı ve motor bloku sıcaklıklarının en iyi şekilde kontrol edilmesini sağlıyor. Yalnızca elektrik modundan çıkarken veya start-stop araçlarda döngüler arasındaki bekleme süresi arttığında yanma bölmelerindeki sürtünme gücü büyük ölçüde düşüyor. Bu sayede en iyi yanma performansı elde edilirken aşınma ve CO2 emisyonları azaltılıyor.

Schaeffler Automotive Aftermarket Bölümü Ürün Yönetimi Müdürü Maik Evers, “Termal yönetimli su pompaları, araçların enerji verimliliğinin artırılmasında ve CO2 emisyonlarının azaltılmasında büyük bir rol oynuyor. Giderek karmaşıklaşan soğutma ve ısıtma devrelerinin yüksek hassasiyetli ve akıllı bir şekilde kontrol edilmesi, araçlardaki tüm sistemlerin her zaman en iyi sıcaklık aralığında çalışmasını sağlıyor. Bu sayede hem parçaların hizmet ömürleri uzatılıyor hem de çevre korunuyor. Küresel araç yelpazemizdeki büyümeye paralel bir şekilde termal yönetimli su pompası ürün yelpazemizi de sürekli olarak genişletiyoruz. Hibrit araçlar için bu onarım çözümünü bağımsız otomotiv yenileme pazarında sunan ilk tedarikçi olmaktan gurur duyuyoruz.” dedi.

Yelpaze genişliyor: BMW ve MINI için onarım çözümleri

Daha önce bağımsız otomotiv yenileme pazarında yalnızca VW Grubu araçlar için termal yönetimli su pompası modülleri tedarik eden Schaeffler’in ürün yelpazesi BMW ve MINI motorlarına ait iki parça numarasını kapsayacak şekilde genişletildi. İki yeni termal yönetimli su pompası modülü 538 0811 10 (sol) ve 538 0810 10 (sağ) parça numaralarıyla BMW ve MINI araçlarında kullanılmak üzere satışa sunuldu. Bu iki parça, iki milyondan fazla aracı kapsayan ve önümüzdeki üç yıl içerisinde ikiye katlanması beklenen geniş bir ürün portföyüne uygunluk gösteriyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz