Dünya genelindeki 25 fabrikası ile 136 ülkede faaliyet gösteren Hager Group‘un Türkiye Genel Müdürü İlker İşgör, 2030 yılında dünyamızın nasıl görüneceğini kimsenin tam olarak bilemeyeceğini ama ona hazır olmak için yenilikleri planlamaya şimdiden başlamanın çok önemli olduğuna dikkat çekti.
Hager’in sektöründeki lider pozisyonunu daha fazla güçlendirmek için parlak yeteneklere, deneyimli uygulayıcılara, dürüst ve bilgili iş arkadaşlarına ihtiyaç duyulduğunu belirten İlker İşgör, ‘‘Hager Group’un kapıları bu nedenle geleceği şekillendirmeye yardımcı olmak ve sürdürülebilir bir büyüme hikayesine katkıda bulunmak isteyen herkese sonuna kadar açık.’’ ifadesini kullandı.
Alternatif enerjili araçlara 300 milyar Euro yatırım
‘’2030’daki elektrik dünyasından ne beklemeliyiz?’’ sorusuna yanıt aradıklarının altını çizen İlker İşgör, “Geleceğimizi sağlıklı bir biçimde şekillendirmek için bizi 2030 yılına götürecek gelişmeleri detaylı bir şekilde analiz etmemiz gerekiyor. En önemli gelişme tartışmasız olarak ‘akıllı mobilite’ alanında olacak. Önümüzdeki on yıl içinde dünya çapındaki en büyük 29 araç üreticisi, alternatif güç sistemlerinin geliştirilmesi ve üretimine 300 milyar Euro’dan fazla yatırım yapmayı planlıyor. Hager Group olarak biz de bu yönde yatırımlarımızı şekillendiriyoruz. Akıllı şarj konusunda ise 2030’a kadar sadece araç güç üniteleri, motorlar, bataryalar ve şarj noktaları değil, aynı zamanda bunların besleneceği binalar, elektrik şebekeleri ve ilgili tüm altyapıları da güncellememiz gerekiyor’’ dedi.
Daha fazla elektriğe ihtiyaç duyulacak
Son yıllarda hane başına tüketilen elektrik enerjisindeki artış ile birlikte elektrik iletim ve dağıtım hatlarının, şebekelerin ve uç dağıtım panolarının daha bugünden sınırlara ulaştığına dikkat çeken İlker İşgör, ‘‘2030’un elektrik dünyasına giden yolda kesinlikle yenilenmiş ve yüksek kapasiteli elektrik panolarına, dağıtım sistemlerine ve dijital ev ağlarına ihtiyaç duyulacak. 2030 yılına kadar ortaya çıkacak olan ve giderek daha fazla elektrik enerjisine ihtiyaç duyulacak dünyamızda; bizler, elektrik sektörü paydaşları ve müşterilerimiz için birlikte geliştirdiğimiz çözümler adına da büyük değişiklikler gerekecek.’’ diye konuştu.
Yeşil enerjiler, iş modellerini ve yaşam biçimlerini değiştirecek
2000’li yılların başında rüzgar, güneş enerjisi ve sudan faydalanılarak elde edilen enerjinin Almanya’nın elektrik ihtiyacının sadece yüzde 6’sını karşıladığına dikkat çeken İşgör, ‘‘O zamanlar Avrupa’da dahi siyaset ve iş dünyasında, toplam enerji üretimi içinde yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen enerjinin payının, yüzde 30’lu seviyeleri yakalamasının tamamen ütopik olduğu konusunda geniş bir fikir birliği vardı. Bugün Almanya’da yenilenebilir kaynaklardan elde edilen enerji, yüzde 45’in üzerinde bir paya sahip. Ülkemizde günlük tüketimimizin dörtte birini yenilenebilir kaynaklarımız sağlıyor. Dünya çapında yenilenebilir enerji ise üretim kapasitesinin yüzde 36’sından fazlasını oluşturuyor. 2019 ve 2020’li yıllarda yenilenebilir enerji kaynakları arzında çok yüksek bir büyüme görüldü.’’ ifadesini kullandı.
‘2030 Projesi’ ile net bir strateji belirlendi
Kaynakları ve çevreyi koruyan sürdürülebilir iş modellerinin gelecekte ciddi anlamda başarı getireceğine değinen İlker İşgör, şöyle devam etti: ‘‘Döngüsel ekonomi kavramlarını teşvik ederek ve ürünlerimizin tüm yaşam döngüsünü izleyerek, karbon sonrası topluma katkıda bulunmaktan gurur duyuyoruz. Gelecekte bu taahhüdümüzü her zamankinden daha güçlü bir şekilde yerine getireceğiz. Hager Group’un 2030 Projesi ile net bir strateji belirledik ve geleceğe yönelik önemli alanlarda doğru temelleri attık ve sayısız projeyi harekete geçirdik.’’