Mercedes-Benz yıldızı taşıyan tüm kamyonların yol testi onaylarının tüm dünyadaki tek yetkili merci olan Mercedes-Benz Türk Aksaray Ar-Ge Merkezi, aynı zamanda tüm dünyaya mühendislik ihraç ediyor.
Araştırma ve geliştirme faaliyetlerine kurulduğu günden beri önem veren Mercedes-Benz Türk, 2009 yılında ilk Ar-Ge Merkezi’nin resmi unvanını kazandı. 2009 yılından beri Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda bulunan Ar-Ge Merkezi’nde otobüs ve kamyon ürün grupları özelinde Ar-Ge çalışmalarını sürdüren Mercedes-Benz Türk, kamyon ürün grubu özelinde üstlendiği küresel ek sorumlulukları nedeniyle 2017 yılında 8.4 milyon Euro’luk bir yatırım ile ikinci Ar-Ge Merkezi’ni Aksaray Kamyon Fabrikası’nda açma kararını açıkladı.
2018 yılı eylül ayında faaliyete alınan Aksaray Ar-Ge Merkezi, Mercedes-Benz Türk’ün ana şirketi Daimler AG’nin küresel ağı içerisinde tüm dünyaya kamyon yol testi onayı veren ve mühendislik hizmeti sunan “Tek Merkez” olma özelliğine sahip. Merkez aynı zamanda Daimler AG’nin Almanya, ABD, Brezilya, Çin, Hindistan ve Japonya’da bulunan Ar-Ge merkezleriyle birlikte sayılı küresel “Yetkinlik Merkezleri”nden biri. Tüm Mercedes-Benz yıldızlı kamyonların yol testi onaylarının tüm dünyadaki tek onay merci olan merkezde kullanılan sanal ve karma gerçeklik gibi teknolojiler sayesinde prototip ve montaj maliyetleri düşürülürken aynı zamanda tüm dünya ile eşzamanlı çalışabiliyor. Günümüzde 140’ı aşkın kişi istihdam edilen Aksaray Ar-Ge Merkezi’nde toplam çalışan sayısının 215 kişiye ulaşması hedefleniyor.
Tüm yollar Aksaray’dan başlar
Mercedes-Benz marka kamyonların yol testlerini gerçekleştirme sorumluluğuna sahip tek merkez olan Aksaray Ar-Ge Merkezi’nde her türlü hava koşulunda gerçekleştirilen yol testleri kapsamında Aksaray’dan başlayan ve dünyadaki tüm yolları temsil eden 8 farklı zorluk derecesinde 34 rota kullanılıyor. Mercedes-Benz kamyonlar 7 gün 24 saat süren yol testlerinde 1 yılda dünyayı yaklaşık 80 kez turlayacak kadar yol alıyor.
“Büyük Veri”nin “Kullanılabilir Veri”ye dönüşümü ve onay
Yol testleri gerçekleştirilirken kesintisiz olarak online olan ve Aksaray Ar-Ge Merkezi’ne veri aktarımında bulunan Mercedes-Benz kamyonların her birinin üzerinde bin 500 farklı duyarga bulunuyor. Bu duyargalar aracılığıyla kamyonlardan günlük 10 gigabyte sıkıştırılmış veri toplanıyor. Toplanan bu verinin sonucunda “Büyük Veri” (Big Data)meydana geliyor. Merkez’de çalışan Türk mühendisler tarafından “Büyük Veri” analiz edilerek “Kullanılabilir Veri” haline getiriliyor.
Analiz edilen veriler doğrultusunda Aksaray’daki Ar-Ge Merkezi tarafından onaylanmayan hiçbir Mercedes-Benz yıldızlı kamyon, dünyanın neresinde olursa olsun yola çıkamıyor. Gerçekleştirilen testler sonucunda Türk mühendisler tarafından onaylanan Mercedes-Benz marka kamyonlar tüm dünyada kullanılıyor.
“Dijital İkiz” sayesinde 10 yılda değil; 1 haftada
Merkezde testleri gerçekleştirilen her aracın sanal ortamda bir “Dijital İkiz”i (Digital Twin) bulunuyor. Bu sayede ancak 10 yıllık yoğun kullanım sonucu doğarak gözlemlenebilecek etkiler yalnızca 1 haftalık bir süre içinde simüle edilerek kavram ve tasarım doğrulaması yapılabiliyor.
Sanal ve karma gerçeklik teknolojileri
Aksaray Ar-Ge Merkezi’nde sanal gerçeklik teknolojisi kullanılarak, parça ve kapsamların prototip üretiminde numune parça veya kapsam üretilmeden ögenin sanal 3D görseli üzerinden sistem içerisinde entegrasyonu sağlanarak çalışma yapılıyor. Parça ve kapsamların doğrulamaları için yapılan bu çalışmada yeni uygulanan yöntem ile hem zamandan hem de parça üretim ve montaj maliyetlerinden tasarruf sağlanıyor.
Hem sanal hem karma gerçeklik metodlarını kullanan merkez, bu işlemleri yaparken tüm dünyada kamyon numunelendirme yapan ekiplerle online ve eşzamanlı çalışabiliyor. Çalışanlar kendilerini anında, hiçbir maliyet oluşmaksızın, seçimi önceden yapılan bir ortamda ve önceden hazırlanmış araçların yanında bulabiliyor.
Gerçek ortamda yapılan numune çalışmalarının maliyetlerini azaltmak amacı ile geliştirilen bu karma gerçeklik metodu ile sanal ortamda çalışmanın yarattığı dezavantajlar en aza indiriliyor. Montaj toleransı ve tolerans yığılması konularının karma gerçeklik ortamında incelenmesi, sanal ortama göre daha kesin sonuçlar veriyor.
Kullanılan sanal ile karma gerçeklik teknolojileri sayesinde montaj-demontaj işlemleri sırasında yaşanabilecek iş kazaları riski de ortadan kaldırılıyor.
Sanal gerçeklik teknolojisi; özel donanımlı bir gözlüğe, iki adet kablosuz kumandaya ve bu donanımları takip eden iki adet baz istasyonuna sahip. Kullanılan IC.IDO (I see. I do) programı fizik parametrelerini (yer çekimi, kablo/hortumlardaki esneme ya da bükülme tansiyonunu vb.) hesaplayarak, örneğin 50 kg ağırlığındaki bir direksiyon kutusunun döndürme, kaydırma gibi hareketlerinin gerçek dünyadakine en yakın şekilde olmasına olanak sağlıyor. Montaj sırasında, parçaların birbirlerine temas ettiği noktalardaki temas kuvveti bilgisi, o noktada bu kuvvetle orantılı olarak büyüyüp küçülen vektörlerle gösteriliyor.
Sanal gerçeklik teknolojisinin kullanım alanı sadece parçaların birbiri arasındaki uyumunu görmekle sınırlı değil. Aynı zamanda imalat sürecinde kullanılan alet ve montaj tertibatlarının uygunluğu ve montaj çalışanı açısından ergonomisi de incelenebiliyor. Bu sayede üretimin her aşamasında verimlilik ve insan sağlığı için yüksek standartlar yakalanıyor.
Karma gerçeklik teknolojisi ise sanal dünya ile gerçek dünyanın bir arada incelenebilmesine olanak sağlıyor. Mobil ölçüm cihazı, endüstriyel kamera ve bir Daimler şirketi olan Daimler Protics tarafından kullanıma sunulan VEO:MR isimli yazılımdan oluşan bu sistem, hassas ölçüm cihazı vasıtası ile araç konum bilgilerini alarak, gerçek araç görüntülerini ve üç boyutlu tasarım verileri üst üste ekleyerek görsel olarak incelemeyi mümkün kılıyor.
Sistemin temel olarak kullanım alanları dört ana başlıkta özetlenebiliyor. Araç üzerinde yer alan mevcut bir fiziksel parçanın, üç boyutlu tasarım verileri ile kıyaslanması, hatalı bir kapsamın kısa sürede ön incelemesinin yapılması, henüz üretilmemiş sanal bir numune parçanın, gerçek araç üzerinde incelenmesi, birden fazla varyasyonun ve araç kod senaryosunun artırılmış gerçeklik ile incelenmesi mümkün kılınıyor.
Sanal gerçeklik teknolojisi kapsamında yapılan tüm işlemler sisteme dâhil edildikleri andan itibaren Daimler’in her yerleşkesinden bağlanılan ağ üzerinden fikir paylaşımlarına uygun hale geliyor. Aynı sanal atölyeye dâhil olan Daimler çalışanları yapılan tüm değişiklikleri izleyerek beraber yeni araçların ortaya çıkarılabilmesine yardımcı oluyorlar. Sistemin bir diğer büyük avantajı ise numune parça üretimine geçmeden önce oluşabilecek teknik problemlere tepkin süresinin kısaltılması ve daha kısa sürede çözüm bulunabilmesi olarak açıklanıyor. Farklı parçaların birbirleriyle etkileri sanal ortamda her türlü parametrede değerlendirilerek kusursuz hale getirildikten sonra üretim için onay alınıyor.
Mercedes-Benz Türk, Ar-Ge çalışmalarını da başarılarla taçlandırıyor
Mercedes-Benz Türk Ar-Ge ve Mekatronik Ekipleri, kamyonlar için dünyanın ilk Apple CarPlay uyumlu dokunmatik ekranlı multimedya sistemini geliştirdi.
Mercedes-Benz Türk, geliştirdiği dokunmatik ekranlı multimedya sistemi ile Apple CarPlay sertifikasını dünyada ilk defa kamyonlar için alan şirket oldu. Mercedes-Benz’in IAA Hannover Ticari Taşıtlar Fuarı’nda sergilediği dokunmatik ekranlı multimedya sistemini geliştiren Mercedes-Benz Türk Ar-Ge ekibi ve Mekatronik ekibi, Mercedes-Benz Türk’ün Ar-Ge konusundaki gururlarından bir diğeri olarak bir ilke imza atılmasını sağladı. Mercedes-Benz Türk, kamyonlar için Apple CarPlay sertifikalı ve dokunmatik ekranlı bilgi-eğlence sistemini geliştirdi. Bu sistem için Apple’dan CarPlay sertifikası alındı. Kamyon ürünü için tüm dünyada Apple’dan bu sertifikayı alan ilk şirket Mercedes-Benz Türk ve Daimler AG oldu. Ürünün geliştirilmesi süresince tüm dünyada kamyonlarda hoparlör, radyo ve navigasyon sistemleri sorumlusu olan ekip; Japonya, ABD, Almanya, Brezilya, Malezya ve Hindistan ile bilgi transferi amacıyla sürekli iletişim kurdu.
Ar-Ge ve Bilişim Teknolojileri hizmetleri ile Türkiye hizmet ihracatı şampiyonlarından biri
Mercedes-Benz Türk, Aksaray ve Hoşdere’de bulunan Ar-Ge merkezleri ile birlikte bilişim teknolojileri alanındaki yetkinlikleri ile adından söz ettiren Küresel IT Çözümleri Merkezi sayesinde “Ar-Ge ve Bilişim Teknolojileri” alanlarında yurtdışına sağladığı hizmetler ile Türkiye’nin toplam hizmet ihracatı tutarına yaklaşık 80 milyon Dolar’lık katkı sağladı. Şirket, 2018 yılında gerçekleştirdiği hizmet ihracatı katma değeri ile Türkiye’nin En Büyük 500 Hizmet İhracatçısı’ndan biri seçildi.