Ticari taşıtlara özel lastik yol yardım hizmeti ‘Pro Time’

0

Dünyanın endüstriyel ve ticari lastik odaklı tek şirketi olan ve Anteo, Eracle, Tegrys markalarının yanı sıra Formula, Pharos ve Pirelli lisansıyla endüstriyel ve ticari lastikleri üreten Prometeon Türkiye, sektörün ağır vasıta lastik yol yardım hizmeti ‘Pro Time’ ile müşterileri için fark yaratmaya ve filoların yanında olmaya devam ediyor. Müşterilerin ihtiyaçları ve talepleri göz önüne alınarak yeniden tasarlanan ‘Pro Time’, yurtiçinde ve yurtdışında ağır ticari araçlar için lastik yol yardım hizmeti sunacak.

Prometeon, ağır ticari araçlara özel lastik yol yardım hizmeti ‘Pro Time’ı, müşterilerinin yol yardım ihtiyaçlarını kusursuz bir şekilde karşılamak üzere yeniden geliştirdi. Prometeon’un, filoların lastikten maksimum verimi alabilmelerine ve genel toplamda tasarruf elde etmelerine imkan sunan katma değerli çözüm ailesi ‘Pro Services’ içinde yer alan ‘Pro Time’ ile müşteriler, Türkiye ve Avrupa çapında yılın her günü 24 saat boyunca ağır ticari araçların lastikleri kaynaklı arızalar için yol yardımı hizmeti alabilecek.

Filo sahipleri, filo yönetimi için doğru maliyet planlaması yapabilecek

Yenilenen ve gelişen ‘Pro Time’, yardıma ihtiyaç duyan müşterilerin, Prometeon iş ortaklarına taleplerini iletmesiyle birlikte aracın hızlı ve verimli bir şekilde tekrar yola çıkması için gerekli yardımı sağlıyor. Gerçek zamanlı süreç takibi sayesinde müşteriler, çağrı merkezi tarafından sürecin her aşaması hakkında bilgi alabiliyor. Ayrıca, şeffaf süreçler ve fiyatlandırma politikası ile filo sahiplerinin filo yönetiminde doğru maliyet planlaması yapabilmesine de imkân sağlanıyor.  

Pro Time’dan yardım talep süreci nasıl ilerliyor?

Ağır ticari araç kullanıcısı müşterilerin, lastik kaynaklı arızalar için Prometeon Türkiye’nin dört bir yanındaki iş ortağı olan bayilerine yardım isteğini belirtmesiyle birlikte yol yardım talebi çağrı merkezindeki uzmanlara iletiliyor. Pro Time Çağrı Merkezi, müşterinin ihtiyacına göre hızlıca talebi işleme alıyor. Tüm süreçler, gece ve gündüz fark etmeksizin standart bir fiyat listesi sistemine göre ilerliyor. Çağrı Merkezi, aracın bulunduğu konuma en yakın uzman Pro Time servis sağlayıcısını yönlendiriyor ve sorunu en hızlı şekilde çözerek, aracın güvenli bir şekilde yola devam etmesini sağlıyor.

Daimler Truck, bağımsız bir şirket olarak gelecek hedeflerini duyurdu

0

Daimler Truck’ın ilk strateji günü gerçekleşti. Şirket, düzenlenen bu etkinlikte bağımsız bir şirket olma hedeflerinin yanında hem operasyonel hem de finansal planlarını açıkladı. Daimler Truck CEO’su Martin Daum başkanlığındaki Yönetim Kurulu, stratejik önceliklerin yanı sıra en önemli finansal ve teknolojik hedeflerini de etkinlikte açıkladı.

Satışlar, pazar payları ve küresel erişim açısından ticari araç dünyasında küresel lider olan Daimler Truck, güçlü ve avantajlı konumuyla yola çıkıyor. Yıllık ortalama 40 milyar Euro’nun üzerinde satış yapan Daimler Truck, yıl içerisinde yaklaşık yarım milyon kamyon ve otobüs satışı gerçekleştiriyor. Freightliner, Mercedes-Benz, FUSO ve BharatBenz gibi güçlü markaları ile Daimler Truck, tüm büyük kıtalarda geniş kamyon ve otobüs yelpazesi sunuyor. Şirket ayrıca; güvenlik, verimlilik ve elektrikli güç-aktarma sistemleri açısından da teknolojide öncü konumunda.

Bağımsız bir şirket olarak geleceğe odaklanan Daimler Truck, stratejik hedeflerini hızlandıracak ve finansal performansını güçlendirecek.

Daimler Truck AG CEO’su Martin Daum, yapmış olduğu değerlendirmede “Bağımsız bir şirket olarak misyonumuz net; batarya ve yakıt hücreli araçların gelişimini hızlandırarak emisyonsuz ulaşıma öncülük edecek ve karlılığımızı önemli ölçüde artıracağız. Yer aldığımız her bölgede en iyi rakamları hedefliyoruz. Her bölgede rekabetçi bir performans sergilemek zorundayız ve bu hedefe ulaşmak için gerekli önlemleri almaya hazırız. Sabit maliyetlerimizi azaltmak ve finansal performansımızı daha da iyileştirmek için zorlu kararlar almaya hazırız.” şeklinde konuştu.

CEO Martin Daum, strateji gününde, performans ve kültürde gerekli değişimleri hayata geçirmek için gereken nitelik ve enerjiye sahip olan yeni Daimler Truck Yönetim Kurulu’nu da tanıttı. Bu kişilerin arasında, Mercedes-Benz Trucks CEO’su, Avrupa ve Latin Amerika Bölgeleri’nden Sorumlu Karin Rådström; Daimler Trucks Kuzey Amerika CEO’su John O’Leary; Daimler Trucks Asya CEO’su Hartmut Schick ve Kamyon Teknolojisi Grubu Başkanı Andreas Gorbach da yer alıyordu.

Daimler Truck finansal hedeflerini açıkladı

Daimler Truck CFO’su Jochen Götz, şirketin finansal hedeflerini sunarken karlılığı ve getirileri artıracaklarını söylerken, bağımsız bir şirket olarak hissedarlar için yüksek katma değer yaratacaklarını da belirtti. Daimler Truck, güçlü piyasa koşulları göz önüne alındığında, 2025 yılına kadar tüm bölgelerde yüksek kârlılık ve genel olarak çift haneli satış getirisi hedefliyor.

Daimler Truck; sabit maliyetleri, yatırımları ve Ar-Ge harcamalarını 2025 yılına kadar (2019 yılına kıyasla) yüzde 15 oranında azaltmayı planladığını açıkladı. Sabit maliyetleri azaltmak için Mercedes-Benz kamyon personel maliyetlerini 2022 yılına kadar 300 milyon Euro azaltma, kompleks yapıyı sadeleştirme, süreçleri kolaylaştırma gibi sürdürülebilir tasarruflar sağlamaya yönelik yeni önlemler içeriyor. Daimler Truck, karlı segmentlere ve bölgelere daha fazla odaklanacak. Bu, ana bölgelerdeki daha karlı ağır hizmet segmentlerine daha fazla odaklanmayı, geleneksel içten yanmalı motor yatırımlarından emisyonsuz ve küresel olarak standartlaştırılmış elektrikli araç mimarilerine geçişi içeriyor.

Daimler Truck, kârlılığı ve müşteri sadakatini artırmak için satış sonrası pazar ve hizmetler alanında da büyümeye odaklanacak. Buna, geleneksel yedek parça ve bakım hizmetlerinin yanı sıra kişiye özel kiralama, finansman ve sigorta gibi finansal hizmetler de dahil. Dijital, otonom ve elektrikli ulaşım alanlarındaki yeni ve hızla büyüyen hizmetler de ek büyüme potansiyeli getiriyor. Daimler Truck, genel olarak hizmet alanında önemli bir büyüme potansiyeli görüyor ve şu an yüzde 30 olan hizmet portföyü satışlarını 2030 yılında yüzde 50’ye çıkarmayı hedefliyor.

Döngüsel bir sektörde faaliyet gösteren Daimler Truck, bu nedenle piyasa koşullarında potansiyel bir yayılmayı hesaba katan, sabit maliyetleri düşürme ve dalgalanmayı daha iyi yönetme çabalarını yansıtan finansal hedefler belirliyor. 2020 pandemi yılına benzer karamsar bir senaryoda, kamyon ve otobüs endüstrisi yüzde 6-7 arasında bir satış getirisi (RoS) hedefliyor. Normal bir iş yılını yansıtan daha olumlu bir senaryoda ise RoS hedefi yüzde 8-9 seviyelerinde bulunuyor. Güçlü piyasa koşullarına sahip pozitif bir senaryoda Daimler Truck, çift haneli işletme marjları hedefliyor.

Bölgesel hedefler belirlendi

Daimler Truck, kısa bir süre önce organizasyon yapısını değiştirerek her bölgeye daha fazla girişim özgürlüğü ve ürün geliştirme konusunda daha fazla sorumluluk verdi. Kuzey Amerika, Avrupa, Latin Amerika ve Asya bölgelerindeki her bir birim, karlılık açısından en iyi yerel örneklere odaklanmakla yükümlü. Daimler Truck, bölgelerin ve segmentlerin karlılığına ilişkin süreci daha şeffaf hale getirmek ve daha fazla sorumluluk vermek için dördüncü çeyrekte beklenen halka arz öncesinde, Sermaye Piyasası Günü kapsamında bölgesel mali rakamları ve ayrıntılı RoS hedeflerini açıklayacak.

Daimler Truck AG CFO’su Jochen Götz, “Karlılığı yeniden düzenlememiz gerekiyor. Sabit maliyetlerimizi azaltmak ve hizmetlerde büyümeyi geliştirmek için net hedefler belirledik. Ayrıca girişimciliği ve finansal performansımızı güçlendirmek için bölgesel gücümüzü kullanacağız.” şeklinde konuştu.

Daimler-Truck-Model-Ailesi_02
Batarya Elektrikli Araçlar (BEV) ve Yakıt Hücreli Elektrikli Araçlar (FCEV) için iddialı teknoloji planlaması ile Daimler Trucks’ın 2030 yılına kadar satışlarının yüzde 60’ı Sıfır Emisyonlu Araçlar’dan (ZEV) oluşacak.

Sıfır emisyona giden yolda lider

Daimler Truck’ın yeni CTO’su ve Kamyon Teknoloji Grubu Başkanı Dr. Andreas Gorbach, şirketin teknoloji stratejisinin temellerini açıkladı. Daimler Truck, başlangıçta geleneksel içten yanmalı motorlara yapılan yatırımları azaltacak ve bu süreçte, Cummins ile orta hacimli motorlar üzerinde sürdürdüğü çalışmaların benzerlerini farklı ortaklarla yapacak. Şirket, ayrıca gerekli yatırımları birlikte yapabilmek için ağır ticari araç motorları alanında daha fazla ortaklık arayışı içerisinde. Daimler Truck, 2025 yılına kadar geleneksel içten yanmalı motorlara yapılan harcamaları daha da azaltacak ve Ar-Ge harcamalarının çoğunu Sıfır Emisyonlu Araç (ZEV) teknolojilerine yönlendirecek. Şirket, ZEV teknolojisi konusunda hem Batarya Elektrikli Araçlar’a (BEV) hem de Hidrojen Bazlı Yakıt Hücreli Araçlar’a (FCEV) güveniyor.

Batarya elektrikli kamyonlarda lider

Daimler Truck, 2017 yılında sunmaya başladığı tamamen elektrikli FUSO eCanter ile piyasadaki tüm küresel OEM kamyon üreticileri arasında en kapsamlı ZEV ticari araç portföyünü sunuyor. Freightliners eCascadia ve eM2, Mercedes-Benz eActros ve eCitaro gibi ZEV’ler dışında ikonik Thomas Built Buses Jouley de günlük hayatta kullanılıyor ve bu modeller, müşteri kullanımında 10 milyon kilometreden fazla yol kat ettiler. Yaklaşık 500 km menzile sahip Mercedes-Benz eActros LongHaul gibi modeller ise önümüzdeki yıllarda piyasaya çıkacak. Daimler Truck, önümüzdeki birkaç yıl içinde yeni nesil Batarya Elektrikli Araç (BEV) modelleri sunmayı planlıyor. Bu modeller ile 800 km’ye kadar menzil hedefliyor.

Daimler Truck, BEV büyümesini hızlandırmak için, bilgi birikimini geliştiriyor ve eDrive teknolojisinin gelişimini önemli ölçüde hızlandırıyor. Daimler Truck ayrıca batarya teknolojisi ve şarj altyapısı alanlarında da bazı önemli ortaklıklar açıkladı.

Önemli ortaklıklar duyuruldu

Daimler Truck AG ve alanında dünya lideri lityum iyon batarya üreticisi ve geliştiricisi Contemporary Amperex Technology Co. Limited (CATL) mevcut ortaklıklarını geliştiriyor. Her iki şirket de CO2 nötr, elektrikli karayolu yük taşımacılığı vizyonu ile hareket ediyor. CATL, tamamen elektrikli Mercedes-Benz eActros LongHaul için lityum iyon bataryalar tedarik edecek. Bu modelin seri üretime 2024 yılı içerisinde geçmesi planlanıyor. Tedarik anlaşmasının 2030 yılı ve sonrasında da devam etmesi planlanıyor. eActros LongHaul’un bataryaları, uzun hizmet ömrü ve hızlı şarj özelliği ile yüksek enerji yoğunluğu gibi niteliklere sahip olacak. Bataryalar böylece, elektrikli uzun yol kamyonlarının gereksinimlerini karşılayacak. Şirketler ayrıca, kamyonlara özel uygulamalar için daha da gelişmiş yeni nesil bataryaları birlikte geliştirmeyi planlıyor. Geliştirilen çözümlerde ileri seviyede modülerlik ve ölçeklenebilirlik hedefleniyor. Bataryaların farklı amaçlar ve gelecekteki elektrikli kamyon modellerinde esnek bir şekilde kullanılabilmesi amaçlanıyor.

Daimler Truck, elektrikli kamyon kullanımını desteklemek için Avrupa ve Kuzey Amerika’daki temel pazarlarda şarj altyapısını oluşturuyor. Mercedes-Benz Trucks, Avrupa’da kamyon filoları için şarj çözümleri sunmak üzere Siemens Smart Infrastructure ve Engie ile stratejik bir ortaklık kurduğunu açıkladı. Daimler Trucks, Kuzey Amerika’da, DTNA’nın yan kuruluşu Detroit ile sahada 350 kW mega şarj istasyonları için danışmanlık, kurulum ve destek için Power Electronics ile bir ortaklık açıkladı.

Hidrojen yakıt hücreli kamyon geliştirmede endüstri lideri

Batarya Elektrikli Kamyonlar’a odaklanan Daimler Truck aynı zamanda Hidrojen Bazlı Yakıt Hücreli Kamyonlar’ın (FCEV) geliştirilmesini ve kullanımını hızlandırmak istiyor. Hidrojenin yüksek enerji yoğunluğu, kısa yakıt ikmal süreleri ve birçok pazarda hidrojen enerji sisteminin kaydettiği gelişime bağlı olarak Daimler Truck, FCEV’lerin karayolu yük taşımacılığında önemli bir rol oynayacağına inanıyor. Daimler Truck, Volvo AB Grubu ortaklığındaki cellcentric ve kesin bir teknoloji yol haritası ile desteğiyle bu araçları pazara sunmaya kararlı.

Hidrojen bazlı yakıt hücresi teknolojisi için altyapı çok büyük önem taşıyor. Daimler Truck hem BEV hem de FCEV araçlara yönelik stratejisinin bir parçası olarak Shell ile altyapı ortaklığı yapacağını açıkladı. Daimler Truck AG ve Shell New Energies NL B.V. (“Shell”), birlikte hidrojen bazlı yakıt hücreli kamyonları Avrupa’da teşvik etmek istiyor. Şirketler bu amaç için bir anlaşma imzaladı. Ortaklar, hidrojen dolum istasyonu altyapısı kurmayı ve yakıt hücreli kamyonları müşterilerin kullanımına sunmayı planlıyor. Ortaklık, karayolu yük taşımacılığını karbondan arındırmayı amaçlıyor.

Shell ilk etapta Hollanda’nın Rotterdam kentinde, ayrıca Köln ve Hamburg’da bulunan toplam üç üretim tesisi arasında çevreci hidrojen için bir hidrojen dolum istasyonu ağı kurmayı planlıyor. Daimler Truck AG, 2025 yılında ilk ağır sınıf hidrojenli kamyonları müşterilere teslim etmeyi planlıyor. 2025 yılı gibi erken bir tarihte, koridorun toplam uzunluğunun 1.200 kilometre olması öngörülüyor.

UND’den Türkiye ihracatını engelleyen Kazakistan’a protesto

0

UND, ülkemizden Orta Asya’ya yapılan ihracat taşımalarını geçiş belgesi vermeyerek engelleyen Kazakistan’ı protesto etti. Yıllık 26 bin taşımanın engellendiğini, 3 milyar dolarlık ihracatın bu nedenle yapılamadığını belirten UND, Kazakistan Büyükelçiliği önüne “Türk Kazak Kardeşliği Adına Üzgünüz” yazılı siyah çelenk bıraktı. UND, toplam 4.750 belgenin acilen verilmesini, transit geçişlerin önünü açılmasını ve gemi ile gelme şartının kaldırmasını talep etti.

Türkiye’nin Orta Asya ülkelerine yaptığı ihracat yeterli geçiş belgesi verilmemesi nedeniyle potansiyelin çok altında kalıyor. Türkiye’den bölge ülkelerine yıllık 40 bin ihracat taşıması yapılırken bunun yarısı Özbekistan’a gerçekleştiriliyor. Pandemi döneminde Türkmenistan’ın transit geçişe kapanması sebebiyle Orta Asya’da; Özbekistan, Kırgızistan ve Tacikistan’a ulaşmak için tek seçenek haline gelen Kazakistan, kapılarını Türk araçların transit geçişlerine açmadığı gibi Kazakistan’a taşıma yapacak yüzlerce araç da Sarp sınır kapısında izin belgesi verilmemesi sebebiyle iki haftadır bekliyor.

UND Yönetim Kurulu Üyeleri Fatih Şener ve Fırat Başbilen, 28 Haziran’da Ankara’ya giderek Kazakistan Büyükelçiliği önüne siyah çelenk bırakarak ihracat ürünlerinin önünde set kurarak, taşımaları engelleyen Kazakistan’ı protesto etti. Fatih Şener, bir basın açıklaması yaparak Kazakistan’dan ihracatın ve taşımaların önünü açmasını istedi.

KAZAKİSTAN TAAHHÜTLERİNE UYMUYOR

İlk 6 ay için 750 adet ilave ikili taşıma belgesi hakkının verilmesini isteyen Şener, Türkiye-Kazakistan arasında 2016 yılında imzalanan anlaşma ile; Türk taşımacılarının Kazakistan’a gerçekleştirdiği taşıma sayısının en az yüzde 26’sı kadar Kazak taşıtını yüklenmesi şartıyla, 8.000 adet olan Türkiye- Kazakistan geçiş belgelerinin 4.000’er adet olmak üzere iki dönem halinde Türk tarafına teslim edilmesi gerektiğini söyledi.

Fatih Şener, sorunun çözümü için UND’nin taleplerini 3 başlıkta şöyle sıraladı:

Talep 1: Hak edilmiş olan 750 adet ilave ve ikinci 6 ay için taahhüt edilen 4.000 adet ikili geçiş belgesi dahil olmak üzere toplam 4.750 adet belge acilen verilmelidir

2021 yılı Ocak-Mayıs döneminde, Türk taşımacıları Kazakistan’a 3.701 adet, Kazak taşımacıları ise 1.189 adet taşıma yaptılar. Bu sayılara göre 1’e 3 Kazak taşıtı yükleme taahhüdü fazlasıyla yerine getirilmiş Kazakistan taşımacıların payı anlaşmada şart koşulduğu gibi yüzde 26 değil, yüzde 32 olarak gerçekleşmiştir.

Bu rakamlara göre Türk nakliyeciler araçları için geçiş izin belgesi alabilmek amacıyla ellerindeki işleri Kazak taşımacılara vererek Türk tarafının anlaşmada kabul ettiği taahhüdü fazlasıyla yerine getirerek ilk 6 ay için 4.000 adet değil, 4.750 adet ikili geçiş belgesi almaya hak kazanmıştır.

Bugün için Kazakistan’a ihraç malı götürecek yüzlerce Türk Tırı Sarp gümrük kapısında Kazakistan’dan gelecek ikili geçiş izin belgesi beklemektedir.

und-kazak2
UND Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Şener, bir basın açıklaması yaparak Kazakistan’dan ihracatın ve taşımaların önünü açmasını istedi.

Talep 2: Kazakistan, Rusya üzerinden gelip transit geçecek araçlara izin vermelidir

Türkiye ve Kazakistan’ın 2016 yılında imzaladığı Kazak-Türk Kara Ulaştırması Karma Komisyonu Toplantısı Protokolüne göre Kazakistan tarafı Türk tarafına “makul talepleri” doğrultusunda transit geçiş belgesi verileceği hususunda teminat vermesine rağmen,

Türkmenistan güzergâhının kapanmış olması kadar açık ve makul bir talep varken, Özbekistan başta olmak üzere ve Orta Asya ülkelerine gidecek Türk ihraç ürünleri Kazakistan topraklarından geçememektedir.

Talep 3: Dünyanın hiçbir ülkesinin bir başka ülkeye uygulamadığı gemi ile gelme şartı kaldırılmalıdır

Kazakistan, Türk araçlarına verdiği kısıtlı miktardaki Transit geçiş izin belgesini de Rusya üzerinden karayolu ile değil yaklaşık 3.500 dolar daha maliyetli olan Azerbaycan üzerinden RO-RO ile geçiş şartına bağlamaktadır.

Yükselen lojistik maliyet sebebiyle Türk ürünlerin ihracat şansı azalmaktadır. Ülkemiz ihracatı Hazar’da boğulmaktadır.

BU ZORLUKLAR KAZAKİSTAN EKONOMİSİ VE KAZAK HALKI İÇİN DE HAKSIZLIKTIR

UND Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Şener, Kazakistan’ın bir takım menfaat gruplarını korumak için gerçekleştirdiği ikili ve transit taşımacılığa ilişkin engellerin sadece Türk taşımacılarına değil, Kazakistan ithalatçılarına ve vatandaşlarına zarar vermekte olduğu anlatarak, “Kazak vatandaşlarının tüketim malzemelerinin lojistik maliyetlerinin arttırılarak, Kazakistan ve Orta Asya tedarik zincirine zarar verdiğini hatırlatmak isteriz.

Ayrıca Türk Dünyasının Aksakalı olan, Kazakistan’ın kurucu Cumhurbaşkanı Sayın Nazarbayev’in kurmaya çalıştığı “Tarihi Ulu İpek Yolu” ve Orta Koridorun gücü, Kazakistan Makamlarının mevcut eylemleriyle zarar görmekte, asıl kaybeden Orta Koridor, Kazakistan ve Türk Dünyası olmaktadır.

Bu çerçevede, UND Yönetim Kurulu olarak burada, Kazakistan Ankara Büyükelçiliği önünde, Elçilik yetkililerini ve tüm ilgili Kazakistan Makamlarını, ufak çıkarlara hizmet etmek yerine, transit ve ikili ticarette verilen sözleri tutmaya, Türk ve Kazakistan Milletleri arasında kökleri Altay dağlarına uzanan kardeşlik ilkelerine uygun davranmaya davet ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE-KAZAKİSTAN TAŞIMALARINDAKİ DURUM HAKKINDA

UND geçtiğimiz yıl Kazakistan Cumhurbaşkanlığı ile temasa geçerek 2 bin geçiş belgesine ilave 8 bin geçiş belgesi aldı. Ancak bunu da Hazar geçişi şartıyla verdiler. Yine Kuzey’den değil Hazar üzerinden gelebilirsin dediler. Bunun ancak 4 bini kullanabildi. Türk araçları Rusya’yı geçti ancak Kazakistan sınırında kaldı. Bu yılın ilk çeyreğinde sorun devam etti. 2 bin adet geçiş belgesi tükenince Dış İşleri Bakanlığı aracılığıyla 3 bin adet ek geçiş belgesi alındı. Ancak bu belgeler de bir ayda tükendi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’mız KUKK Toplantısı yapalım dedi, mayıs ayında planlanıyordu ama Kazaklar buna da yanaşmıyor. UND bunun üzerine derneklere destek talebinde bulundu. Ancak Kazakistan’ın müzakereye yanaşmayan tutumu devam ettiği için çözüm alınamıyor. Kazakistan, kendi nakliyecilerinin Türkiye’de mal bulamadığını söyleyerek topu taca attı. Daha önce Kazak araçlara yüzde 26 yükleme garantisi veriliyordu. UND geçiş rakamlarını ortaya koyarak Kazakların ilk 4 ayda yüzde 30 taşıma yaptıklarını aktardı. UND’nin isteği bu ülkeden ek 15 bin transit geçiş belgesi almak. Geçtiğimiz yıl Özbekistan varışlı 15 bin ihracat taşıma yapıldı. Bu nedenli Kazakistan’dan ek belge alınması gerekiyor. İhracat da artıyor ve bu yüzden belge sayısı yetersiz kalıyor.