Deisl-Beton, Avusturya’nın Allison 9610 Arazi Serisi (ORS) tam otomatik şanzımanla donatılmış ilk Volvo R100E sabit damperli kamyonunu Tenneck’teki Sulzau kaya madeni işletmesinde bir yılı aşkın bir süredir başarıyla kullanıyor. Kamyon, madenden Salzburg Alpleri’ndeki kırma tesisine kadar dar, taşlı yollar ve zorlu arazilerde ağır tonajlı gevşetilmiş kayaları taşıyor. 783 kW Cummins QST30 motorla eşleştirilen Allison 9610 ORS şanzıman, aracın dik, taşlı yollarda güvenli bir şekilde ilerlemesine ve yük başına 100 metrik ton taşımasına olanak tanıyor.
Deisl-Beton, Salzburg yakınlarında bulunan Sulzau taş ocağını işletiyor. Taş ocağı, yüksekliği 2.000 metreyi aşan dağ masiflerinin eteklerindeki bir vadi havzasında yer alıyor. İnşaat sektörü için önemli bir hammadde olarak çıkarılan kireç/dolomit, yerel sanayiye taş, asfalt ve beton sağlıyor. Deisl, bu zorlu çalışmaları kapsamında yılda 600.000 tona kadar olan büyük miktarlarda kayayı uygun maliyetli ve güvenilir bir şekilde taşıyabilmek için yüksek yükleme kapasitesine sahip bir damperli kamyona ihtiyaç duyuyordu.
Bu doğrultuda işletme, daha küçük bir damperli kamyonun yerini almak üzere yeni bir Volvo R100E modelinde karar kıldı. Volvo R100E’nin bir önceki Terex TR70 aracına göre yüzde 30 daha yüksek olan 64 m3 boşaltma kapasitesi, üretkenliği olumlu yönde etkiledi ve her yükün ton başına maliyetini önemli ölçüde azalttı.
Deisl-Beton Genel Müdürü Christopher Deisl, yaptığı açıklamadı “Yüksek taşıma kapasitesine sahip, güvenilir ve sürüşü kolay olan sağlam şasili bir damperli kamyon talebimiz vardı. Geçmişte Allison ile yaşadığımız olumlu deneyimler doğrultusunda özellikle Allison tam otomatik şanzıman donanımlı yeni bir damperli kamyon arayışına girdik. Yeni aracımızdan son derece memnunuz. Daha kısa sürede daha fazla yükü yönetebilmemizi sağlaması sayesinde üretkenliği arttırdı. Dolayısıyla operatörlerin ve damperli kamyonun çalışma süresi azaltıldı. Önceki aracımız ile karşılaştırıldığında taşınan ton başına maliyetler oldukça düşük. Ayrıca zaman tasarrufu da büyük ölçüde fayda sağladı. Artık gerekli miktardaki malzemeyi, daha kısa sürede ocağa taşıyabiliyoruz. Bu, özellikle sürücü sıkıntısı yaşadığımız zamanlarda değerli olan sürücü çalışma saatlerini azaltmamızı sağlıyor.” dedi.
R100E, Deisl’in birkaç yılda bir yenilemeyi planladığı bir araç değil. Christopher Deisl; “En az 20 yıl sorunsuz çalışacak, güvenilir motor ve şanzıman teknolojisiyle donatılmış, sağlam bir araca ihtiyacımız var. Allison ağır hizmet ORS şanzımanın bu ihtiyacımızı karşılayacağını düşünüyorum.” dedi.
Volvo, yaklaşık 100 tonluk kaya yüklerini, yük başına yaklaşık bir kilometrelik toplam mesafeye taşıyor. Bir gün boyunca 80 ila 100 kilometre arasında bir mesafe kat ediyor ancak saatte 50 kilometre olan teorik maksimum hızına ulaşmıyor. Bu ağır yüklerin çeşitli taş ocağı seviyelerinde sürekli olarak taşınması, aracı ve aktarma organlarında kesintisiz bir baskı yaratıyor.
Aslında eski uzun yol kamyon sürücüsü olan Rupert Wieland; “Bunun gibi 1,000 beygirin üzerinde güce ve tam otomatik şanzımana sahip bir araç gerçekten özel” şeklendi konuştu. Damperli kamyonu yükleyen ekskavatör ile kırma tesisi arasındaki mesafeyi saatte yaklaşık dört ila beş kez kat eden Rupert, şöyle devam etti: “Tam otomatik şanzıman, damper kullanımının neredeyse bir binek araç gibi çok kolay olmasını sağlıyor. Dik yokuşlarda bile Allison şanzıman saat gibi vites değiştiriyor. Geri alma veya vites değiştirme kesintisi yaşanmıyor. Bu teknolojiyle, kendimi gerçekten güvende hissediyorum ve işim eğlenceli hale geliyor.”
11 metre uzunluğunda, 7 metre genişliğinde ve 5 metre yüksekliğindeki devasa boyutlarına rağmen R100E, son derece yüksek manevra kabiliyetine sahip. Taş ocağında iki dingilli sisteminin faydaları özellikle belirgin oluyor. Yalnızca 13 metrelik dar dönüş çapı sayesinde etkileyici manevra kabiliyeti ve düşük dönme direnci ve lastik aşınması sayesinde düşük işletme maliyetleri sunuyor.
Deisl, “Bizim için araçlarımızın yalnızca rutin bakım ve denetimler için duraksaması çok önemli. Allison sayesinde ocağımızda daha az kesinti yaşanacağından eminiz” dedi.
Volvo’nun Avusturyalı bayisi Ascendum’unda satış temsilcisi olan Lukas Exenberger ise “Tam otomatik şanzımanlar, manuel ve otomatikleştirilmiş manuel şanzımanlara göre daha az bakım gerektiriyor ve daha uzun hizmet ömrüne sahip. Deisl-Beton’un ihtiyaçlarını karşılamak üzere Volvo R100E, Allison 9610 ORS şanzımanla tasarlandı. R100E, zorlu operasyonların üstesinden gelebilen bir araç. Birleştirilmiş ve güçlendirilmiş aktarma organları, yüksek tork, eşsiz çekiş gücü ve mükemmel çekiş sağlıyor. Bu da sefer sürelerini azaltıyor” şeklinde konuştu.
Allison 9610 ORS şanzımanlar, en zorlu inşaat ve madencilik uygulamaları için tasarlanmıştır. Tork konvertörü aracılığıyla tekerleklere diğer şanzıman teknolojilerinden daha fazla güç aktaran Kesintisiz Güç Teknolojisi özelliğine sahip Allison tam otomatik şanzıman ile vites değiştirirken çekiş gücünde herhangi bir kesinti yaşanmıyor ve operatör, aracın tam kontrolüne sahip oluyor. İki vitesli geri vites, gelişmiş vites değiştirme kalitesi için entegre trim yükseltme sistemi ve optimize edilmiş vites aralıkları ile 9610 şanzıman, aşırı ağır hizmet uygulamalarında kullanım için mükemmel bir çözüm sunuyor.
Allison şanzımanlar, yakıt tüketimini azaltmak için vites değiştirme noktalarını otomatik olarak seçiyor. Damperli kamyonun gövdesi boş olduğunda, şanzıman daha az yakıt tüketmek için daha düşük motor hızlarında vites değiştiriyor. Tam yüklendiğinde ise şanzıman daha fazla güç sağlamak için daha yüksek motor devirlerinde vites değiştiriyor. Ayrıca Allison şanzımanlar, hidrolik retarderin yokuş aşağı hızı korumasını sağlamak ve servis freni uygulama ihtiyacını azaltmak için vites küçültmeyi de kontrol ediyor. Operatörün sürüş koşullarına en uygun farklı çalışma modları arasında seçim yapmasına da olanak tanıyor.